Şeyma
@rappertas
zihnimin özgürlüğüne vurabileceğiniz ne bir kilit var ne de bir süngü
213 okur puanı
Mart 2017 tarihinde katıldı
“Atatürk Türkiyesi bozkırın ortasındaki bir ışıltıdır.”
26 Ağustos 1071 Türklerin Anadolu’ya giriş tarihidir; 26 Ağustos 1922 ise Anadolu’dan asla çıkmayacağımızın belgesidir.
‘’ paşam ben size bir soru soruvecektim” dedim.
Gülümsedi, yanıma geldi. “Soruver hadi, soruver gitsin.” dedi.
“ Benim babam cephede şehit olmuş. Ben hiç görmedim onu. Trenden inen askerlerin hepsine babamı savaşta gördüğünüz mü, diye sordum. Hiçbiri cevap vermedi. Bir türlü gördük, görmedik demiyorlar. Şehit oldu zaten biliyorum ben bunu ama size bir soruvereyim dedim, babamı cephede gördünüz mü?”
Paşa cevap vermedi. Beni omuzlarımdan tuttu, kendine doğru çekti. Sarıldı.Kulağıma eğildi:
“ Cephedeki tüm babaları gördüm ben. Senin baban bundan böyle Cumhuriyet’tir çocuk” dedi.
Okur Takip Önerileri
—Baban burada ne yapıyor Emin?
—Şiir yazıyor. Mustafa Kemal Paşa istedi ya, İstiklal Marşı yarışması var.
Mustafa Kemal Paşa mı istemiş? Savaşın ortasında? Şaşırmıştım.
— ne yapacaklarmış şiiri?
— Ben de çok düşündüm . Ama hani analarımız bizi uyuturken ninni söylüyor ya. Ama uyandırırken bir şey demiyorlar . Bence bu uyandırma şarkısı gibi bir şey. Hani herkes uyansın, herkes birlik olsun, kocaman bir ordu olsun diye.
Özgürlüğün özlemini çekecekleri yerde, kendilerine bir çoban arayanlara acımak gerekir!
İnsanın yapıcı ve yıkıcı yanları arasında öylesi bir denge var ki, insanlığın geleceği üzerine karamsarlığa kapılmamızı engelliyor.
İnsanın kendi sorumluluğunu üstlenmesi, bir başka insanın sorumluluğunu üstlenmesinden çok daha güçtür .
Dünyada umduğunu bulamadığı sonucuna ulaşan kişi, kendini ortadan kaldırmakla dünyayı cezalandırdığına inanır.
Ana-babalarımızdan alacaklı olduğumuz bir gerçek de olsa, geçmiş yeniden yaşanamaz.