Evlerimizdeki sinekler kışın nereye gidiyorlar?
Sineklerin her türü kışın ortadan kaybolur. Havaların ısınmasıyla birlikte de aniden ortaya çıkıverirler. Yazın karasinekler gece gündüz evlerimizin baş köşesinde dolanırlarken sivrisinekler gündüzleri ortada görünmezler. Acaba mesai saatlerinin dışında ne yaparlar? Sinekler, böcekler uyurlar
bir gün gelecek bu gün de
bir anı olacak nasılsa
oturduğumuz bu masa
bu kum saati, bu rüzgâr, bu eski
komodin
bu kırık
sandalye
bu kelepir yürek
bu aşk
nasılsa.
Gavurlar övüyor şimdi İstanbul'u
ama yarın demir ökçeleriyle
uyuyan bir yılan gibi ezecekler onu
Ve çekip gidecekler bırakıp öylece
İstanbul bırakmasın hala uykuyu
İstanbul peygamberin yolundan ayrıldı
Onu baştan çıkardı kurnaz batı
Dalarak utanç verici zevklerin koynuna
İhanet etti duaya ve kılıca
Küçümsüyor artık savaş alanından akan teri
Sen, kadın, neydin orada, hangi dalı, hangi dilimi bu sonsuz yelpazenin?
Uzaktın şimdiki gibi.
Ormanda yangın!
Mavi haçlarla yanıyor.
Yanıyor , yalazlanıp yanıyor, parıldıyor ışık ağaçları halinde.
Devrilip göçüyor çatırtılarla. Yangın. Yangın.
Ve ateş yongalarından yaralı ruhum hora tepiyor.
Seslenen kim? Yankılarla doluşmuş bu sessizlik ne?
Özlem saati, sevinç saati, kimsesizlik saati, hepsinin içinde benim saatim!
Bir boru ki içinden rüzgar şarkıları geçmede.
Vücuduma düğümlü bir ağıtlar tutkusu.
Dağları uyutur koynunda kavgalara gidince; sonra aşk olur, kadın olur bana gelince ki aşkın saati, gömleği, takvimi yoktur; uçarı bir rüzgâr gibidir. Ansızın ne yana dönse yüzümü o ufka çeviririm. Sonrasını... Sonrasını ben bilirim...