Roman, iki zaman diliminde ilerler: Bir yanda Raif Efendi'nin şimdiki zamandaki monoton yaşamı, diğer yanda ise gençliğinde Berlin'de yaşadığı tutkulu aşkın hatıraları. Sabahattin Ali, bu iki zaman dilimini ustalıkla birleştirerek, okuru Raif Efendi'nin iç dünyasına çeker ve onun derin yalnızlığını, aşkını ve hayal kırıklıklarını gözler önüne serer.
Kitap, aşkın insanı nasıl dönüştürebileceğini ve derin izler bırakabileceğini gösterirken, aynı zamanda toplumun birey üzerindeki baskısını ve yalnızlığı da güçlü bir şekilde eleştirir. Raif Efendi'nin yaşadığı içsel çatışmalar ve Maria Puder ile olan ilişkisi, okuru derinden etkileyen ve düşündüren unsurlardır.
"Kürk Mantolu Madonna", yalnızca bir aşk hikayesi değildir. Aynı zamanda insan ruhunun derinliklerine inen, hayal kırıklıkları ve pişmanlıklarla dolu bir yaşamın hikayesidir.
"İnsanlar birbirlerini tanımadan sevebiliyorlar, birbirlerini tanıdıkları zaman ise genellikle düş kırıklığına uğruyorlar." 
Sabahattin Ali 
Kürk Mantolu Madonna
