“Hayatımızın, birtakım ehemmiyetsiz teferruatın oyuncağı olduğunu, çünkü asıl hayatın teferruattan ibaret bulunduğunu görüyordum. Bizim mantığımızla hayatın mantığı asla birbirine uymuyordu.”
Bence kitap o kdr da abartılacak bir şey değildi, milletin gazına gelip okudum ben biraz. Başlıyor sıkıcı fln sonra işte adamın defteri var diğer adam onu okuyor fln, yazı da yazı değil türeyiş destanı mübarek bir bitmiyor. Sonra öğrendik ki (spoiler) adamın yıllardır beklediği kadın ölmüş, sonra adam da öldü ztn. Bence okumadan da olurmuş bir şey de anladığım söylenemez. Sabahattin Ali'nin kalemini seviyorsanız denemeye değer ama :)