Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gök karardı yine Yağmurun şiiri başladı sessizce Her damla hüzünlü bir notayı düşürdü toprağa Ve toprak ağıdını fısıldadı yapraklara Yapraklar sarardı bir bir döküldüler Her biri bir umudun son buluşu Rüzgarın kollarında hüzne yolculuk ederler Son danslarını yaparlar hüzünle dolu Kuşlar bile şarkılarını unuttu Göç mevsimi geldi gittiler
Yorgun bir şekilde yürüyorum yağmurlu bir gecede , O kadar bitkinim ki kalbim intihara meyilli, Aklım, toprak kokusunu sevdiği için beni rahat bırakıyor. Yorgunum o kadar yorgunum ki uzun köprüler geçiyorum manzarasını fark etmediğim konuşmaya cesaret eden ulu Çınar dahil .. Gökyüzü halime acıyor gözyaşlarını üstüme döküyor , Yorgun şekilde yürümeye devam ediyorum gecenin sessiz çığlıklarında, Karanlık ve sessizlikten başka bir şey yok gibi acım dışında , Ama huzurlu gibiyim biraz da . Yeryüzü bile benim için çiçekli yollar sunmuş , Huzur kulağımla dinlediğim binbir çeşit hayvan sesleri , Ağır ağır yürüyorum karanlığın sessiz köprüsünde Hayat sadece bugünmüş gibi .. Aklım bile Acısını unuttu sanki değişik bir şekilde zevk alıyor , İçine çekti çünkü huzurla tütseyen kor olmuş külleri…
Reklam
Biraz değiştim, Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar Değiştim Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum, Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni Ben benimle savaşıyorum, Seninle değil Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın,
"Bazen sadece yorgun oluyor insan. Ne küs, ne yalnız, ne de aşık."
Konuşmam gereken o kadar çok insan oldu ki geçmişte, her biriyle konuşmak için ciğerime bir çizik atıp, iç kanamalarımla acınacak hallerde bekledim. Sadece tek bir cümle söyleyebilmek için gözlerimden kanlar akana dek uykusuz ve yorgun geceler geçirdim soğuk odamda. Abartıyor muyum? Abartmayı dilerdim, evet.
Sadece yorgun değilim,gene hiç bilinmeyen bir sebepten dolayı bunalmış bir haldeyim de .
Reklam
karanfil
Beyaz bir buluttan bir gün ansızın Bir karanfil düştü parmaklarıma Gözlerine kuşlar uçtu bir kızın Elleri karıştı ırmaklarıma Islak bir yürektir bende karanfil Ruhum, kokusunun dilencisidir Bu yorgun bir alev damlası değil Büyük yangınların habercisidir O kızıl bir deniz, ben tenhâyım Onda umut, bende yalnızlık büyür Ne dünya sonsuzluk, ne ben dehâyım İçimde sadece şairler uyur
Sayfa 44 - Timaş yayınları
"Cenneti siz yaşatın annelerinize"
"Anneler gününe bi gün kalınca, evlatlar iyice kara kara, anasına ne hediye alacağını düşünüyor! Bence annelerinizin anneliğini "cefa" olmaktan çıkarıp "sefaya" çevirecek ince düşünceli evlatlara dönüşmeniz, en büyük hediye olacaktır onlara! Düdüklü tencere, küçük ev aletleri, tabak çanak vs gibi, hizmetçiliklerini
... öyle yorgunum öyle yorgunum öyle yorgunum ki öyle yorgun beni artık sadece anlaşılmak dinlendirir
Hüsn ü Aşk aslında sadece Gâlib'in eseri değil, yorgun bir medeniyetin son güzel şarkısıydı.
Reklam
"İnsan bazen sadece yorgun hissediyor. Küs, yalnız ya da aşık değil."
Cemal Süreya
Cemal Süreya
Her şeye evet dediğinizde dünyanın en sevecen insanı olmazsınız. En yorgun ve stresli insanı olursunuz sadece ki kimse yorgun ve stresli insanların hayatında uzun zaman kalmaz.
öyle yorgunum öyle yorgunum öyle yorgunum ki öyle yorgun beni artık sadece anlaşılmak dinlendirir
Biz her şeye, esirgeyen ve bağışlayan, çokça esirgeyen ve çokça bağışlayan, hep esirgeyen ve hep bağışlayan rabbin adıyla başlayan adamlarız anna. büyücülerin, haramilerin, borsacıların, reklamcıların, korsanların, işgalcilerin, bankacıların elinden kurtulmamız da bundan. sanayi devriminde bile, karanlık, rutubetli, çok bağırışlı, çok nefessiz,
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.