Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

SAHAF KİTAP TAHLİL GRUBU

SAHAF KİTAP TAHLİL GRUBU
@sahaf_kurumsal
Sıkı Okur
Sahaf Okuma Grubu Birinci hedefimiz kendimizi imanla yaşatmak olsun. Önce ayakta durmayı becereceğiz. Aşk ve vecd ile çalışalım ama sonuçları Rabbimize bırakalım.
Reklam
İsra 44
Yedi gök, yer ve bunlarda bulunan herkes O´nu tesbih eder. O´nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Ne var ki siz, onların tesbihini anlamazsınız. O, halîmdir, bağışlayıcıdır.
Yetiş ayağının tozu olduğumuz peygamber Yetiş her zaman diri olan varlığınla Yetiş yak lambamızı Yetiş aydınlat karanlığımızı Yetiş yeşillendir çöllerimizi Yetiş dirilt insanımızı Seni sevenin ismiyle yetiş bize Yetiştir bizi
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Bizi bağışla, Bizi affet, Bize merhamet et. -Bakara Sûresi / 286
suların karardığı bir çağda birtakım günah yüklü gemiler harekete hazırdı / iyice biliyorum gölgeler vardı / kalın tasmaları vardı gölgelerin / ürkek sesler suları yarıyordu / bakıyorsunuz kuşlar bayağı gülüyordu / karanlık gölgeleri ürkütüyordu / onlar bağlı olmayı hoş görüyorlardı / korkarken ölümü düşünüyorlardı muhakkak. kafaları kalındı belliydi. gözleri kalındı belliydi. kulakları kalındı belliydi. aslında kafalarının kalın olması, gözlerinin kalın olması önemliydi onlar için / incelik dedin mi kötülük geliyordu akıllarına.
Erdem Bayazıt
Erdem Bayazıt
Reklam
Hak şerleri hayr eyler Zannetme ki gayr eyler Ârif ânı seyr eyler Mevlâ görelim neyler Neylerse güzel eyler
SAHAF KİTAP TAHLİL GRUBU tekrar paylaştı.
Kalbimde Vera
“Insanı en çok mahveden şey anlamsızlık galiba” demişsin mektubunda. Bu kimsenin itiraz edemeyeceği bir gerçek. Anlam bulmanın en güzel yolu da sevmektir. Ama işte insanlar sevme eylemini yanlış işliyorlar. Örneğin sevilmek için her şeyin yolunda olmasını beklerler. Her şey yolunda olunca mutlu oluyorlar ve mutluluğun tesiriyle seviyor olduklarını sanıyorlar…
Sayfa 260 - Tahir karakteri…Kitabı okudu
Kalbimde Vera
Kalbimde VeraDavut Daşkıran
10/10 · 8 okunma
Can Yusuf'u ne diye kuyuda feryad etsin?
Sultanımız, pirimiz Mevlana’nın söylediği gibi : ‘Ölüm günümde tabutum yürüyüp gitmeye başladı mı, bende bu cihanın gamı var, dünyadan ayrılığıma tasalanıyorum sanma; bu çeşit şüpheye düşme. Bana ağlama, yazık yazık deme. Şeytanın tuzağına düşersem işte hayıflanmanın sırası o zamandır. Cenazemi görünce ayrılık ayrılık deme. O vakit benim buluşma ve kavuşma zamanımdır. Beni kabre indirip bırakınca, sakın elveda elveda deme; zira mezar cennetler topluluğunun perdesidir. Batmayı gördün ya, doğmayı da seyret. Güneşe ve aya batmadan ne ziyan geliyor ki? Sana batmak görünür, ama o, doğmaktır. Mezar hapis gibi görünür ama o, canın kurtuluşudur. Hangi tohum yere ekildi de bitmedi? Ne diye insan tohumundan şüpheye düşüyorsun? Hangi kova kuyuya salındı da dolu dolu çıkmadı? Can Yusuf'u ne diye kuyuda feryad etsin? Bu tarafta ağzını yumdun mu, aç öte tarafta.’
Anne-babaları çocuklarının kollarına isimlerini yazmaya mecbur bırakan caniliğinize ve bu caniliğinize ortak olanlara duyduğum nefreti insanlığıma bir nişâne olarak nefes aldığım müddetçe kalbimde taşıyacağım #GenocideSupporters
Reklam
İsrail savaş suçlusu bir soykırım rejimidir. Dünyanın vicdanlı bütün insanları bu soykırım vahşetine karşı sesini yükseltmeli...
SAHAF KİTAP TAHLİL GRUBU tekrar paylaştı.
”Bir Filistin vardı,bir Filistin gene var!”
Henüz yedi yaşındayken İsrail’in 1948 yılında başlattığı işgal ve tehcir üzerine, saldırıya uğrayan köyünden ailesiyle kaçarak Lübnan’a mülteci olarak sığınan bir şair, “şâirü’n-nahda” (uyanışın şairi) Mahmud Derviş dünyanın sağırlığına saldırmıştı dizeleriyle “Aynalar oldu paramparça, yığıldı içimize acı üstüne acı/ Topladık sesin küllerini getirdik bir araya/ Böylece söyler olduk acılı türküsünü yurdumuzun./ Hep birlikte sazın bağrına ektik bu türküyü, evlerin damlarına taş fırlatır gibi fırlattık attık bu türküyü,/alın, dedik…” Ölenlerin sesinin küllerinden yaktığı acılı bir türküdür Derviş’in şiiri, anne, evlat, kardeş, sevgili, dost ve yurt sahibi her insanın yüreğindeki ibrişime dokunur tınısı, “Ve ant içerim ki, bir mendil işleyeceğim yarına kadar, gözlerine sunduğum şiirlerle süslü ve bir tümceyle, baldan ve öpücüklerden tatlı:”Bir Filistin vardı,bir Filistin gene var!” diye seslenmeye devam ediyor şiirinde sevgilisi Filistin’e.
Hasan el-Benna’dan Kudüs Yürekli Gençlere
Hasan el-Benna’dan Kudüs Yürekli Gençlere Kudüs davasını sürekli gündemde tutun: Şehit Hasan el-benna Hemen hemen her konuşmasında muhakkak Kudüs davasını gündeme getirdi ve şöyle dedi: “Kardeşlerim! Siyonistler sadece bir dilden anlıyor. O da devrim, güç ve kandır. Üzerinde La ilahe illallah'ın söylendiği bütün topraklar vatanımızın bir
Ey Rabbimiz! Bize katından bir rahmet ver ve içinde bulunduğumuz şu durumda bize kurtuluş ve doğruluğa ulaşmayı kolaylaştır" Kehf,10 Cuma mübarek!
*KALEMİYLE KÜFRÜN BELİNİ KIRAN ADAM: BEDİÜZZAMAN SAİD NURSİ*
Said Nursi Hazretleri, iman, fikir ve aksiyon yolunun kol başı Alim-i Rabbânilerinden… Kudemanın menheci üzerinde yürüdü, istifhamları, şüpheleri giderdi. Ulûm-u İslâmiyye’yi bütün şubeleriyle tahsil etti. Tedrisat sürecinde medreselerde okutulan “sıra kitapları” yanında başka eserler de ezberledi. Muhtemel bir tufanda hayat mücadelesi vermek için
294 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.