Bir Sabah Yunanistan'da
...
Işıklarımızı yakmaya
ve konuşmaya çekinerek
birer misafir gibi oturuyoruz kendi evimizde.
Ev sahipler'mizden izin almadan
çıkamıyoruz bahçemize de.
Bizi soranlara,
"Yunanistan'a uçtular" diyor eniştem.
Yüzüme bakıyor pencereden
üzüntülü ağaçlar-
Ya biz kendimiz değiliz
ya da bizim değil evimiz.
Sayfa 49 - Adam Yayınları, 1.Basım 1997
Öncelikle 
Semih Doğan Bey'in İthaki Yayınları okumalarından feyz alarak kitabı okuduğumu bildirmek isterim.Gerçekten de pişman olmadım.
Altı kitaplık bir serinin ilk kitabı olan Dune,1965 yılında Frank Herbert tarafından kaleme alınmıştır ve üç bölümden oluşmaktadır.Yazarın hayat görüşünün etkileri de eserinde görülmektedir.
Doğaya Teslimiyet.
Ölü insanlar yaşayanların bilmedikleri sırlara sahipler. Yaşayan insanlar yüzme bilmiyorlarsa boğulurlar. Bu çok gariptir, çünkü öldükleri zaman tekrar yüzeye çıkarlar. Yaşarken dibe battılar; öldüklerinde yukarı yükseldiler. Belli ki ölü insan yaşayanın bilmediği bir şeyler biliyor. Ne oldu? Niye nehir ve deniz ölü insana karşı farklı davranıyor? Ölü insan tamamen kendini bırakmış durumda. Yüzmüyor bile. Hiçbir şey yapmıyor.
En iyi yüzücü sadece suyun yüzeyinde kalır. Başarılı yüzücü, ölü bir beden gibi, kendini akıntıya bırakır, nehirle beraber . O sonunda hep denize ulaşır.
408.jpg){kind=small}
Buradakiler artık ne kim olduklarını biliyorlar, ne de ne istediklerini," dedi. "Eğlenmeyi bile beceremiyorlar.
Tartışmayı bilmiyorlar, bağırıyorlar.
Yaşlıların kusurlarına sahipler, ama yaşlıların deneyiminden yoksunlar"
Sayfa 33Kitabı okudu
Sırf kadınlar kendilerini en yüksek fiyatı teklif edene satabilme iznine sahipler diye özgürlük kelimesinin anlamını değiştirebildiğinizi zannetmeyin.
Sayfa 52 - Elips KitapKitabı okudu
