i.v.d

i.v.d
@sairane07
ayrılacağımızı anladığımda öyle sıkı sarıldım ki, dua ettim kollarımın arasında ölürsün inşallah diye '''''''''''
yüksek kaldırım mühendisi
leyli mektebi
ANTALYA
en soğuk şehirlerden biri işte, 1982
10 reader point
Joined on January 2024
Yüksek duvarları olan Etrafı çelik ve jiletli tellerin sarılı olduğu Özgürlüğünün sadece bir kişi tarafından verile bildiği Bir yerdeyim Tek lüksüm Bahçeden gökyüzünü izlemek Bir bardak çay ve yanında en ucuzundan bir sigara Çıkan duman üzerinde kurduğum mutluluklarım var Nazım'ın, Vera'ya yazdığı şiirlerin tam ortasındayım Ne Nazım olabiliyorum Nede bir Vera var etrafımda İçerisinde özgürlüğü alınmış şiirlerim var sadece
Reklam
Celladına aşık olan bir çok kişi gördüm Hatta birileri benim cellat olduğum filmde başroldü Çok ızdırap çektirdim, çok acı verdim İlk zamanlar kan, ser'de çok hızlıydı Ne umutlarını gördüm Ne de hayallerini Gülümsemesini önemsemedim Göz yaşları ise beni etkilemedi Uzun zaman sonra konuştuk Olayı çok güzel özetlemişti 17 yaşında asılan Erdal'ın çocukluğu gibiydim Ben misketlerimle oynarken, sen ayağım altında ki tabureye vurdun Can verirken, dudaklarımdan dökülen sözler bile Seni etkilemedi Sen çocukluk hayallerimi katlettin Ben ise pişman olmadan ömrümü sana verdim
Eskiden herhangi bir romanı okurken çok fazla empati yapamıyor yada verdiği hissi tam almıyordum. Yaş ilerledi ve bir çok acıyı gördüm, gülümsemeyi unuttuğum çok zaman oldu. Şimdi aynı kitapları okurken gözlerim doluyor. Eskilerin sözleri ne kadar doğruymuş meğer diyorum içimden, eşekten düşenin halini, eşekten düşen anlar gibi. Bir çocuğun hayallerini okurken, kendi hayallerim geliyor gözümün önüne. Daha öncesinde anlamsız bulduğum kelimelerin, bedenimi jilet gibi kestiğini görüyorum. Üstat dediğim kişilerin kitaplarını yeniden okumaya başladım. Orta yaş kulvarında, yapılması gerekenler listesine bir madde daha, anlamsız bulduğun her şeyi tekrar oku. Belki anlamsız olan senin anlamaya yeteneğindir diyorum......

Reader Follow Recommendations

See All
aşkı cinayet
Bir şizofrenin sevdiği gibi seviyorum seni Bir çok farklı tarafım ve kişiliğim ile Bir kişiliğimde Eşsiz varlık Bir kişiliğimde mağdursun Yazıp sildiklerim geliyor gözümün önüne Küfür ederek intikam yeminleri Yada Mecnun'un aşk nameleri Ortası yok aslında duygularımın Bir yanım cehennem ateşi Diğer yanım anne kucağı Sen ikisine de sığmıyorsun Sığdıracak bir sığınak bulamadım içimde İmkansızlık diye kaydettim defterime seni Ulaşsam mutlu değilim Uzakta olmana ise kalbim izin vermiyor Ya selan okunmalı içimde yada çiçekler serilmeli önüne
İnsan babasını kaybettiğinde tüm kemikleri kırılıyor gibi hissediyor ilk başta, zaman geçtikçe oluşan boşluk içerisine çekiyor, kimsesizliği anlıyorsun, hatta birebir yaşıyorsun. Sonra dağ gibi ana geliyor karşına, öyle bir güç ki, babanın eksikliğini tamamlıyor ve kocaman sevgisi ile seni sarıyor. Yaraların zamanlar kapanırken, anneyi de kaybediyorsun. Bu sefer içerisine düştüğün boşlukta kayboluyorsun. Annenin yeri dolmuyor çünkü, sesini özlüyorsun, öpüşünü, koklamasını özlüyorsun. Evine gittiğinde seni sabırsızlıkla beklediği pencerenin boşluğu intihara sürüklüyor seni. Söyledikleri geliyor aklına, kavgaların, gülüşmelerin vede anıların..... Hepsi birer bıçak darbesi oluyor bedeninde, yürüdükçe, nefes aldıkça derinleşiyor acısı. Öyle kapanacak bir şey değil, mezarda bile kanlı oluyor kefenin. Anne bir dağ, bir kuvvet veya ekmek kokusu. Anne yokluğun içerisinde varlık demek. Anne soğan ekmek yedirirken sana baklavayı anlatarak tattıran kişi. Ayıbını örten ve ne yaparsan yap arkanda duran yüce varlık. Seni seviyorum annem............:(
Reklam
Artık yüklerimin çoğundan kurtuldum vicdan azaplarımdan göz yaşlarımdan Ve de kötü anılarımdan Geçenlerde çok isteyip konuşamadığım kişiyle konuştum O bana kazandıklarından Ben ona kayıplarımdan bahsettim Ortak paydada buluşup, tüm cümleleri tükettik Artık elde var sıfır Ne verdiklerim geri geldi Nede aldıklarımın harcaması yerini buldu Seni seviyorum sözcüğünü bir çok kez kullandım Bu sefer tensel anlamda değildi mesela Affet beni, istemezdim böyle olmasını Gibi bir çok anlamda söyledim
Yaşarken kaybediyorsun Hergün ömrünün bir kısmını Teker teker güvendiğin dostlarını Anılarını, hatıralarını, aşkını kaybediyorsun Ama hiç bir zaman demiyorsun Fani dünyanın Gariban Ademoğlu olduğunu Kibirleniyorsun, büyüdüğünü sanıyorsun Sen büyürken Senden gidenleri farkına varmıyorsun Mezara girdiğinde paranda, ünvanında bir önemi kalmıyor anlıyorsun Ancak o saatten sonra birşeyin önemi kalmıyor
252 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.