Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Film listemin son hali( bir sinefil in katkılarıyla)
Eternity and a day(theodoros Angelopoulos) The seven seal(ingmar bergman) Seven samurai(akira krusowa) Close-up(abbas Kiarostami) Bir zamanlar anadoluda(nuri bilge ceylan) Ulysses gaze(theodoros Angelopoulos) There will be blood(paul thomas anderson) Ahlat ağacı (nuri bilge ceylan) Rashomon(akira krusowa) The 400 blows(françois truffaut)
"Hiç durulmayan bir hareketle ve büyük bir enerji dansıile var olmakta ve aynı anda da yok olmaktadır." Fizikçilerin atom-altı dünyasının olduğu gibi Doğu mistikçilerinin fenomenal dünyası da bir «samsara» yani sürekli doğumun ve ölümün dünyasıdır.
Sayfa 363 - Arıtan YayıneviKitabı okudu
Reklam
"Üzüntü yoktu. Acımasızlık gibi görünen şey, aslında katıksız sevinçti. Bu, salt samsara ve yeniden doğuş inançlarından kaynaklanmıyordu; insanı durmaksızın yenilenen doğanın bir parçası olarak kabul ediyorlardı. Çeltik tarlası, orada boy atan bitkiler, meyve veren ağaçlar. İnsan elinin biraz yardım etmesi şarttı; tıpkı hasadın ve tarımın insan müdahalesine gereksinmesi gibi. İnsanlar, bu doğal akıştaki sıralarını almak için doğuyorlardı."
Sayfa 68 - Can Yayınları 1994, çeviri: Püren ÖzgörenKitabı okudu
Samsara, (...) Jainizm ve Budizm'de de yer edinmiştir. Batılı düşünce şeklinde bu reenkarnasyon olarak bilinir. Reenkarnasyon, yanında ağır bir yük getirir; kişi, nesiller boyunca tekrar tekrar yaşamak zorunda kalacaktır. Bu, bireylerin yaşamın yükünden kurtulmak için karma ve samsara döngüsünü kırmak zorunda olduklarını vurgulayan Hint dinlerinin amaçlarına terstir.
Sayfa 183
Nanda, "Neden sana acı çektireyim ki?" diye sordu. "Çünkü sen aslında yaşamın kendi içine hapsettiği dürüst bir Samsara çocuğusun." diye yanıt verdi Şiridaman. " Sen suyun yüzüne çıkan ve çiçeklerini göğe doğru açan lotus çiçekleri gibi gülme ve ağlama denizinin, o korkunç okyanusun yüzeyine çıkmak isteyenlerden."
Sayfa 19 - Can
ASTRAL SEYAHAT..
Bazı dinlerde, özellikle Hinduizm ve Budizm'de reenkarnasyon veya samsara süreci ruhun yolculuğu olarak anılır. Bu bağlamda bazen fiziksel bedeni terk eden bir astral bedenden söz edilir.
Reklam
Bu dünyanın röntgenini çekmek için didinip durduğumuz vakit, ruhun kargacık burgacık yazılarla dolu parşömen kağıdında aslında hiçbir şeyin yok olmadığının farkına varırız. Eşzamanlılık art-ardalığın yerini almıştır. Kutsalın geçirdiği başkalaşımlar geleneklerin, bireylerin, kültürlerin keyfince çeşitlenir ve her kişi bir “ sınır geçirici " haline gelir. Hepimiz hacılaşmışızdır, fakat bu hac yolculuğu özel bir güzergahla sınırlı değildir. Arayışı korumuşuzdur, fakat aradığımız artık sadece Kutsal Kase değildir; üstelik bu arayış insanların manevi müdahalelerine göre değişikliğe uğrar :Kah Budizmdeki ruhun sınırsız göçler çemberi olan samsara, kah Vedanta'daki dünyanın kozmik yanılsaması olan maya, kah semazenlerin vecd içindeki dansları kılığına bürünür. Bir başka deyişle kültürlerin melezleşmesiyle büyüyen tercih yelpazemiz, zaman ve mekanın ötesinde serüvene çıkmak için yorumbilgisinin dar çemberini kırar. Bu yolculuklar her birimizi çok bireyselleşmiş ve çok özel bir Homo viator (seyyah insan) haline getirir.
Samsara
Samsara kelimesinin sözlük anlamı "çaprazlama dolaşmak"tır. Hint düşüncesinde, bir kişinin yaşam gücünün bedenin ölümüyle yitip gitmediği, bunun yerine çaprazlama olarak dolaştığı vurgulanır. Yani yaşam gücü, yaşamaya devam ettiği başka bir zamana ve bedene göç eder.
Sayfa 183
263 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.