«Godot'yu Beklerken'de karakterlerin defalarca şapka değiştokuş ettikleri bir an var. Aşağı yukarı politikacılar gibi.»
Sayfa 37
Cumhuriyetin Rejiminin ve İnkılapların Ortaya Çıkış Tarihi
Defteri getirdiğimi görünce, sigarasını birkaç nefes üst üste çektikten sonra : "- Amma bu defterin bu yaprağını kimseye göstermiceksin. Sonuna kadar mahrem kalacak. Bir ben, bir Süreyya, bir de sen bileceksin. Şartım bu ... ,, Dedi. Süreyya da, ben de : - Buna emin olabilirsiniz Paşam .. Dedik. Paşa, bundan sonra : - Öyle ise önce
Reklam
Aklı Kemal alıntı
Atatürk, "Şapka giydirin ki başa giyilen şeyle din değiştirilemeyeceğini anlasınlar." Diyerek Şapka Devrimi'nin bir gardırop meselesi değil bir zihniyet meselesi olduğunu anlatmak istemiştir.
Sayfa 37 - İnkılap yayıneviKitabı okudu
En yüce idealler yalnızca bir savaş alanında yeşermez, ücra bir şapka fabrikasında da yeşerebilir, tuhaf gelse de bu insan ruhunun esaretten kaçma gücünün, kırlarda ya da uzakta tepelerden doğan güneşle kurduğu bağın eseridir.
Bizim için çok önemli olan şeyleri, basit ve aşina olduklarından göremeyiz. Gözümüzün önünde olan şeyleri fark edemeyiz. Bu yüzden kişi, araştırmasının gerçek temellerinden hiç etkilenmez.
Bir şeyler yapmak için müthiş bir istek duyuyordu. Bir şeyler yapmak, hissetmek, varolmak istiyordu, yapamıyordu. Hayatında bir anlam, bir amaç arıyordu.
Reklam
Yaşadığımı hissetmek mi? Hayır. Uzun zamandan beri öyle hissetmiyorum.
“Nasıl mıyım?”diye tekrarladı ve kafasını kaşıdı. “Hasta olduğumu söyleyemem. Ama iyi de hissettiğimi söyleyemem. Aslında bir şey hissettiğimi söyleyemem!”
Acaba hatırlamaktan kaçındığı kötü anıları mı var?
"İnsan bir şeyi hep gözünün önünde durduğu için fark edemez."
Sayfa 65 - Yapı Kredi yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
IQ'su ne olursa olsun, kişinin ruhu ar­moniktir ve belki de, en yüksek düzeydeki ahengi ve düzeni bul­mak, hissetmek ihtiyacı evrensel bir ihtiyaçtır. Her bireyin zihni, bu ihtiyacını farklı şekil ve düzeylerde gerçekleştirir.
Sayfa 213Kitabı okudu
Bir çiçeği, bir balığı tıpatıp benzer çizebildiği gibi, bir duygunun, bir rüyanın temsili olarak da çizebiliyordu. Bir de otis- tiklerin hayal gücünden ve sanattan uzak olduklarını söylerler!
Sayfa 233Kitabı okudu
“Aydın olmak, modaya uygun elbise ve şapka giymek, kolalı gömlek taşımak değildir. Aydın zümre, milletin dimağı durumundadır. Millet sizi iyi bir eğitim gördükten sonra iyi bir maaşa sahip olasınız ve akşamları kahvehanelerde iskambil veya domino masasının başına geçip eğlenesiniz diye okutmamıştır. Böyle yapanlar gerçek aydın değildir. Onlar aydınların küflenmişidir.”
Ondan sonraki varlığı uzun bir düşüşten mi ibaretti?
Biz anlaşılamayacak bir hızda kendini tekrarlayan ve birbirini izleyen duyumların toplamıyız. Sürekli bir akış ve hareket içindeyiz.
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.