"Ayıcılar geçti, affedilmemiş insanlar geçti Şehirler taş yürekliydi Şarkısı-beyaz"
Sonra son bir kez yükseldi şarkısı. Beyaz Ay duydu bu şarkıyı. Şafağı unuttu ve gökyüzünde oyalandı.
Reklam
Diana isminde bir beyaz Rusyalı kızla iki ay birlikte yaşadım. Geceleri çalışıyordu. Gündüzleri birlikteydik. Onu kurtaracağımı düşünüyordu. Ama kim kimi kurtarabilmişti şimdiye kadar? Beni kim kurtaracak? Kurtuluş dedim. Ankara’da bir mahalle, fazlası değil. Belki bir de Bob Marley’in en iyi şarkısı. Daha fazla düşünmeye gerek yok. Adı her yerde, kendisi yok. Kurtulmaya gelmiyoruz dünyaya. Daha da saplanmak için buradayız. Dibine kadar. Onun için çürüyor bedenlerimiz ölünce. Mısırlılar uğraşmış efendileri kurtulsun diye. Ama nafile. Çaresi yok. Kurtuluşu beklemek yararsız. Gelmez çünkü. Kontenjan dolmuş. Biz daha çok kötülüğün sınırlarını zorluyoruz. Ne kadar iğrenç olabileceğimizi araştırıyoruz.
Nasip şarkısı
Ormandan, karanlık ormandan Ay-da-luli Bahçeden, yeşil bahçeden İki yiğit çıkageldi İki yiğit, ikisi de bekâr Çıkageldiler, sonra durakladılar Durakladılar ve araları açıldı Bir güzel kız çıktı karşılarına Çıkıp da dedi ki onlara Kim bilir hanginize kısmet olurum? Beyaz tenli delikanlıya oldu ...
Sayfa 239 - Altın Kitap Yayınevi
Gözlerini Ege'ye dikmiş annem. Aklımdakı son hatırada, onun için taş sektiriyorum. Küçük taşlar, denizin üstünde şıp şıp şıp sesler çıkararak ilerliyor. Annem küçük, beyaz köpüklü dalgaların görüntüsüni, sahile vurup cam gibi parçalanmalarını seyretmeyi seviyora benziyor. Belki de esas sevdiği, denizin kendisi.
"Ayıcılar geçti, affedilmemiş insanlar geçti Şehirler taş gerekliydi şarkısı- beyaz..."
Reklam
"On beş günde bir gelirdi özlemimin buruk sancısını bastıran mektuplar. Özendiğini bilirdim ama gene de pek güzel değildi nişanlımın el yazısı. Gönlünün güzelliğini lacivert mürekkepli bir kalemle harflerce resmetmesi dünyalara değerdi ama... Her kelimesine yedi zeytin ağacı, altı çilekli pasta, beş Sezen Aksu şarkısı, dört cumartesi kahvaltısı, üç Türkan Şoray filmi, iki çocuk kahkahası ve bir beyaz gelinlik sığardı."
Sayfa 49 - Müzeyyen GünerKitabı okudu
Cemal Süreya'nm yayımlanan ilk şiiridir (Ed.N.) Ayıcılar geçti, mağlup insanlar geçti Rüyalar darmadağmdı Şarkısı-beyaz Sonra dalgalar geldi dile Sonra bir mavilik aldı her yerimizi; Nasıl hatırlıyorsan dünyayı Öyle.
İş bankası yayınlarıKitabı okudu
Şarkısı Beyaz
Utancın utanç olduğunu unutarak yaşamak yerine bazen de acının “acı” olduğunu bilerek yaşayıp, hayatınızın derleyeni, yön vereni olursunuz.
Sayfa 3 - EverestKitabı okuyor
Kir ve pisliğe beyaz bulutlardan daha uzak durması gereken şu Müslümanlar, bir iftiranın peşinde nasıl da nefislerine mağlup oluveriyorlardı?
Sayfa 462 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Yazmak
Bir bedeni anlamlı kılan, onun üreteceği değerler ve o bedenin yaşadığı kısa hayata katacağı anlamlarsa eğer, yazmak her geçen gün daha çok kararan dünyada göğe dolgu yapıp, hayatımızdan çalınan ışıltıları yerli yerine koymak için yeterince masum ve haklı bir çaba sayılabilirdi...
Sayfa 240 - EverestKitabı okudu
Kimse üstlenmedigi için acının kıblesi unutulmaktır; çünkü toplumlar belleksiz, acı ise öksüzdür...
Sayfa 219 - EverestKitabı okudu
Sen bu dünyada başkalarının sana nasıl davrandığından değil, kendinin başkalarına nasıl davrandığından sorumlusun!...
Sayfa 164 - EverestKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.