Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ben, düz bir çizgi üzerinde sürüp giden yaşantımın, bazı beklenmedik olaylar -bunlara olay demek de fazla iyimserlik olur- nedeniyle küçük titreşimler göstermesi üzerine, aslında çok zayıf olan bağlarımı kopararak -buna koparmak dersem fazla kötümserlik olur- süresi ve sonu belirsiz bir atılışa, benden başka kimsenin farkına varmayacağı bir kavgaya sürüklenmeye karar vermek için elindeki imkânlarla düşünmeye çalışan bir macera heveslisi, bir karınca, bir ne bileyim, böyle şartlar altında herkesin aptallık sayacağı bir teşebbüsün basit bir noktasıyım.
Sayfa 581 - İletişim YayınlarıKitabı okudu
Her sabah dünya yeniden kurulur! Her sabah şartlar yeniden oluşur. Her gece kader, ihtimalleri yeniden düzenler. Dün olmayan bugün olabilir hale gelir, bugün olabilen yarın olamayabilir. Her gün ihtimallere ‘yoklama çekmek’ gerekir.
Reklam
Sorokin'e göre zaman ve mekân şartları içinde farklı görünümler kazansa da aslında her zaman ve mekânda hüküm süren tabakalaşmanın doğal faktörlerini biraz açalım (Başak Avcılar, 1994: 51-54): 1. Birlikte yaşama gerçeği: Sorokin'e göre, sürekli birlikte yaşamak ancak bir grubun üyelerinin ilişki ve davranışlarının düzenlediği bir duşum
Prensipler yoktur; yalnızca olaylar vardır. İyi ve kötü yoktur, yalnızca şartlar vardır. Üstün insan onlara rehberlik etmek için olayları ve şartları benimser. Eğer prensipler ve sabit yasalar olsaydı, ülkeler onları bizim gömlek değiştirdiğimiz gibi değiştirmezlerdi ve bir insanın bütün bir ulustan daha akıllı olması beklenemez.
Sayfa 13 - Honore de Balzac, 1799-1850Kitabı okuyor
380 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
1 Mayıs İşçi ve Emekçiler Bayramı’nda böyle bir kitaba başlamak manidar oldu. Sömürülen işçi sınıfının, emekçinin romanıdır Bereketli Topraklar Üzerinde. Köylerinden kalkıp Çukurova’ya çalışmaya giden Yusuf, Hasan ve Ali çeşitli işlerde çalışırlar. (Çırçır fabrikası, inşaat, pamuk tarlası, buğday tarlası vs.) Çalıştıkları tüm yerlerde de aynı sorunlarla karşılaşırlar. Yaptıkları işin karşılığı olan parayı alamadıkları gibi yevmiyelerinin bir kısmını da ırgatbaşına, ustabaşına vs. haraç olarak vermek durumunda ve açgözlü işverenlerin hırsları yüzünden gereğinden fazla, sıcak soğuk demeden, insani olmayan şartlarda çalışmak durumunda kalırlar. Öyle ki bazen 24 saatin 20 saati çalışırlar. Üstelik ağaları, işverenleri yemeklerin en iyisini yerken onlar yağsız pilav, tadı olmayan ayran, kurtlu ekmek yiyip içerler. Bazen ahırdan bozma yerlerde üst üste, bazen sivrisineklerin içinde açıkta, tarlada uyurlar. Bazen banyo yapacak su bile bulamazlar. Bu üç kişiyi merkeze alarak bütün işçilerin sorunlarına yer vermiş Orhan Kemal. Toplumcu gerçekçi bir yazar olması vesilesiyle romanda insanların hem iyi hem de kötü yanlarını sakınmadan en uç noktasına kadar dile getirmiş aynı zamanda . Okurken zor şartlar altında çalışan işçilere acımamak, Pehlivan Ali’nin saflığına üzülmemek, Kılıç Usta ve Kürt Zeynel gibi karakterlere hayran olmamak mümkün değil. Romanın tek kötü yanı bazı şeyleri sürekli tekrar etmesi. Bu kitap sayesinde “Kadere kırk beş” , “Arabı gülmek” gibi deyimler öğrendim. Kitapta geçiyor bol bol. Son olarak Orhan Kemal ve Yaşar Kemal iyi ki bu topraklarda yaşayıp bu kitapları yazmışlar.
Bereketli Topraklar Üzerinde
Bereketli Topraklar ÜzerindeOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20205,8bin okunma
248 syf.
7/10 puan verdi
Say Yayınları'nın baskısı özelinde konuşmak gerekirse kitabın anlaşılabilmesi(!) konusunda kafayı yemişler. Kitaptan önce uzunca bir giriş vardı. Ütopya fikrinin geçmişinden, dönemin olaylarından falan bahsediyordu. Bu tarz girişleri seviyorum, kesinlikle faydalı oluyorlar. Yalnız bu sefer, belki de kitabın içeriği gereği aşina olmadığım
Utopia
UtopiaThomas More · Say Yayınları · 201620,4bin okunma
Reklam
"her çağda, şartlar ne kadar ağır ve umutsuz olursa olsun, inananlar için bir nuh'un gemisi vardır."
Eğer her insanın iradesi özgürse, yani her insan istediği gibi davranabiliyorsa, bütün tarih birbiriyle bağlantısız rastlantılar dizisi demektir. Milyonlarca insandan biri bile, bin yıllık tarih sürecinde özgürce, yani istediği gibi davranabilme fırsatını yakalamışsa, bu insanın bu yasaya aykırı tek bir hareketi bile bütün insanlık için yasaların
Sayfa 868Kitabı okudu
Diktatör olunca yapacağım ilk iş, ilköğretim müfredatını baştan aşağıya eleştirel düşünme ve bilişsel psikoloji dersleriyle doldurmak olacak." Yıllardır katıldığım her tartışmayı bu hayalle noktalıyordum, zira hepimizin her konuda bir düşüncesi olsa da pek azımızda düşünceleri üstüne düşünme gayreti var. • Bu konudaki fikrim tam olarak nedir? • Bu fikre nasıl vardım? • Hep böyle mi düşünüyordum? • Başkaları niye farklı düşünüyor? • Hangi şartlar altında fikrim değişebilir? Ne yazık ki bu soruları sorma alışkanlığını bize kazandırması gereken okullar, soru işaretlerinin en seyrek bulunduğu yerler. Ezbere ve itaate dayalı her sistem, cevapları sorulardan daha fazla sever.
İnsan bu. İyi olması da kötü olması da kendi özüne ve içinde bulunduğu şartlara bağlı. Şartlar kötüleştikçe kötülük de artıyor.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.