Arkada, Tournelles Sarayının sivri kulelerinden oluşan bir orman vardı. Dünyanın hiçbir yerinde, Chambord'da ya da Elhamra'da, hepsi değişik biçimlere, yüksekliklere, duruşlara sahip olan bu sivri kuleler, çan kulecikleri, bacalar, rüzgargülleri, spiraller, gün ışığıyla zımbalanmış gibi görünen fenerler, incecik kuleler yığını kadar büyülü, uçarı, itibarlı bir görüntü olamazdı. Adeta taştan devasa bir satranç tahtasıydı.