Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
عَنْ أَبي هُريْرةَ رضِيَ الله عنْهُ قَال : قَال رسُولُ اللهِ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : « قَال الله تَعالَى: أَعْددْتُ لعِبادِيَ الصَّالحِينَ مَا لاَ عيْنٌ رَأَتْ ، ولاَ أُذُنٌ سَمِعتْ ولاَ خَطَرَ علَى قَلْبِ بَشَرٍ ، واقْرؤُوا إِنْ شِئتُمْ : { فَلا تَعْلَمُ نَفْسٌ ما أُخْفِيَ لَهُمْ مِنْ قُرَّةِ أَعْيُنٍ جزَاءً بِما كَانُوا يعْملُونَ } [ السجدة : 17 ] متفقٌ عليه . Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu: “Allah Teâlâ, ‘Ben sâlih kullarım için hiçbir gözün görmediği, hiçbir kulağın duymadığı, hiçbir insanın hatır ve hayal edemediği nimetler hazırladım’ buyurdu.” Ebû Hureyre, isterseniz şu âyeti okuyunuz, dedi: “Mü’minlerin yaptıkları ibadet ve iyiliklere karşılık olarak onlara ne mutluluklar saklandığını hiç kimse bilemez” [Secde sûresi (32), 17]. Buhârî, Bed'ü'l-halk 8, Tefsîru sûre (32), 1, Tevhîd 35; Müslim, Cennet 2-5. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru’l-Kur’ân 33, 57; İbni Mâce, Zühd 39
144 syf.
·
Puan vermedi
ilk defa diğer okuduğum kitaplarına göre farklı bir hayat hikayesini ele almış . Babası tarafından dini eğitimden uzak , her istediği yapılan bir kız olarak yetişen Buse, Enes adındaki dinine bağlı genç bir hocaya aşık olur . Bu olaylar başörtü yasağının olduğu , dini faaliyetlerin yasaklandığı bir dönemde gerçekleştiği için Enes hocanın yaşadığı
Kapına Geldim
Kapına GeldimHalit Ertuğrul · Nesil Yayınları · 2020267 okunma
Reklam
5.cilt
1. “Gecenin bir bölümünde de uyanıp kalk ve sana mahsus olmak üzere, nâfile namaz kıl; ola ki bu sâyede Rabbin seni övgüye değer bir makama ulaştırır.”  İsrâ sûresi (17), 79. 2. "Vücutları yataktan uzak kalır." Secde sûresi (32),16. 3. “Geceleri pek az uyurlar.  Zâriyât sûresi (51), 17. ... Hayatın fâni, ömrün kısa, dünyanın gelip geçici olduğu unutulmamalı, sağlığın ve gençliğin pek çabuk tükenen birer sermâye olduğu gözardı edilmemelidir. Geceleri kalkıp ibadet ve dua etmek nefsimize hoş gelmediğinden, tembelliğimize kılıf bulmak için bin dereden su getirmekteyiz. Halbuki bize ömür sermayesini lütfeden Allah Teâlâ, başka âyetlere bakmasak bile, yukarıdaki üç âyette, iyi kullarının özelliklerinden birinin geceleri ibadet etmek için yatağını terketmek olduğunu ifade buyurmaktadır. Rabbim hepimize ibadet zevki nasip eylesin (âmin).
Hz. Ebu Hureyre Radıyallāhu Anh anh anlatıyor: "Rasûlullah Aleyhissalâtu Vesselâm buyurdular ki: "Allah Teâla hazretleri ferman etti ki: "Ben Azimu'ş-Şân, salih kullarım için gözlerin görmediği, kulakların işitmediği ve insanın hayal ve hatırından hiç geçmeyen nimetler hazırladım." Ebu Hureyre ilaveten dedi ki: "Dilerseniz şu ayet-i kerimeyi okuyun. (Mealen): "Yaptıklarına karşılık Allah katında onlar için göz aydınlığı olacak ne mükâfaatların saklandığını kimse bilemez" (Secde 17). Buhari, Bed'ü'l-Halk 8, Tefsir, Secde 1, Tevhid 35; Müslim, Cennet 2, (2824); Tirmizi, Tefsir, (3195) [Hadis No : 5061]
55/Rahman Suresi
1. Rahman. 2. Kur'an'ı öğretti. 3. İnsanı yarattı. 4. Ona beyanı öğretti. 5. Güneş ve Ay hesap iledir. 6. Bitkiler ve ağaçlar, ikisi de secde ederler. 7. Ve sema; onu yükseltti. Ve ölçüyü koydu. 8. Ölçüyü çiğnemeyin. 9. Tartıyı hakkaniyetle ayakta tutun. Ölçüyü eksiltmeyin. 10. Ve yeryüzü; onu yaratıklar için alçalttı. 11. Orada meyveler ve salkım salkım hurma ağaçları var. 12. Yapraklı taneler ve güzel kokulu bitkiler var. 13. O halde ikiniz, Rabb'inizin hangi nimetlerini yalanlayabilirsiniz?
Araf suresi 8. Cüz 31. Ayet
يَا بَن۪ٓي اٰدَمَ خُذُوا ز۪ينَتَكُمْ عِنْدَ كُلِّ مَسْجِدٍ وَكُلُوا وَاشْرَبُوا وَلَا تُسْرِفُواۚ اِنَّهُ لَا يُحِبُّ الْمُسْرِ Ey Âdem oğulları! Her secde edişinizde güzel elbiselerinizi giyin; yeyin, için, fakat israf etmeyin; çünkü Allah israf edenleri sevmez.
Reklam
616 syf.
10/10 puan verdi
·
23 günde okudu
OKU !!!
1,2. Yaratan Rabbinin adıyla oku! O, insanı "alak"dan yarattı.(1) (1) "Alak", yahut "alaka", erkeğin spermiyle döllenmiş dişi yumurtadan bir hafta zarfında oluşan hücre topluluğunun rahim cidarına asılıp gömülmüş şekli demektir. Ceninin ana rahminde geçirdiği evreler ile ilgili olarak Hac sûresinin 5. ve
Kur'an-ı Kerim
Kur'an-ı KerimKolektif · Merve Yayınları · 20171,248 okunma
Alak Sûresi Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla 1.Yaratan Rabbinin adıyla oku! 2.O insanı rahim duvarına tutunan aşılanmış bir hücreden yarattı. 3.Oku! Rabbin sonsuz lutuf ve kerem sahibidir. 4.Kalemle yazmayı öğreten O’dur. 5.İnsana bilmediği her şeyi öğreten O’dur. 6.Hayır! Gerçek şu ki insan azgınlaşır; 7.Rabbinden bağımsız bir şekilde kendisini kendisine yeterli görünce! 8.Oysa dönüş, yalnız Rabbinedir. 9.Gördün mü o engellemeye kalkışan kişiyi: 10.Namaza durduğu zaman bir kulu? 11.Ey inkârcı! Ne dersin? Ya o namaz kılan kul doğru yol üzere ise? 12.Ya da Allah’a gönülden saygı duyup O’na karşı gelmekten sakınmayı emrediyorsa? Senin hâlin nice olacak? 13.Rasûlüm! Ne dersin? Ya bu engelleyen kişi dîni yalanlıyor, gerçeğe yüz çeviriyorsa? Aldırış etme mutlaka cezasını çekecek! 14.Peki o inkârcı, Allah’ın her şeyi, tabiî ki onun yaptıklarını da görmekte olduğunu bilmez mi? 15.Hayır, hayır! Şâyet bu tutumundan vazgeçmezse, yemin olsun ki onu perçeminden yakalayacak, cehenneme sürükleyeceğiz. 16.Evet, o yalana ve günaha batmış perçeminden. 17.O zaman gitsin de yardıma çağırsın taraftarlarını! 18.Biz de onu cehenneme sürmeleri için zebânîleri çağıracağız. 19.Hayır! Sen sakın ona boyun eğme! Rabbine secde et ve O’na yaklaş!
Zümer Sûresi 8,9. Ayetler
8. İnsanın başına bir sıkıntı geldi mi rabbine yönelip O'na yalvarır; sonra rabbi ona katından bir nimet verince, daha önce yalvardığını unutarak yolundan saptırmak için Allah'a eşler koşmaya kalkar. De ki ona: "İnkârcı tutumunla biraz eğlenedur bakalım! Gerçek şu ki sen ateşi boylayacaklardan birisin! [Buradaki "insan"la öncelikle Kur'an'ın muhatapları arasındaki inkârcı kişilerin kastedildiği âyetin devamından anlaşılmaktadır.] 9. (Bu adam mı,) yoksa âhiret kaygısıyla ve rabbinin rahmetine nail olma ümidiyle gece vakitlerinde secde ederek, ayakta durarak kendini ibadete veren kişi mi (daha iyi)?" De ki: "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu!" Doğrusu ancak akıl iz'an sahipleri bunu anlar. [Bu bağlamda "Hiç bilenlerle bilmeyenler bir olur mu!" ifadesindeki "bilme"den maksat, Allah'ı bilip tanıma (mârifetullah), bu irfan sayesinde yalnız yaratana kul olma bilincidir. Bu cümle, daha genel olarak, her konuda doğru bilginin Allah katında mutlak bir değer olduğuna da işaret etmektedir.]
Sayfa 458Kitabı okudu
32/Secde Suresi
6. İşte O, görünmeyeni ve görüneni bilen Mutlak Üstün Olan'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir. 7. O ki yarattığı her şeyi en iyi şekilde yaratmıştır. İnsanı yaratmaya çamurdan başladı. 8. Sonra onun soyunu bir özden, basit bir sudan, devam ettirdi. 9. Sonra onu düzenledi ve ona ruhundan üfledi. Size duyma yetisi, görme yetisi ve fuad verdi. Ne kadar az şükrediyorsunuz! 10. Onlar: "Toprakta yok olup kaybolduktan sonra yeniden mi yaratılacağız?" dediler. Hayır; onlar, Rabb'lerine kavuşmayı yalanlıyorlar. 11. De ki: "Size vekil kılınan ölüm meleği, sizi vefat ettirecek. Sonra Rabb'inize döndürüleceksiniz.
Reklam
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Insikâk Sûresi / 1-2.Ayet Gök, (cisimleri ile) Rabbini(n buyruğunu) dinleyip itaat ederek yarıldığı zaman. Insikâk Sûresi / 3-4-5.Ayet Yer de Rabbini(n emrini) görevi olarak dinleyip itaat ederek dümdüz yapıldığı, içindekileri (dışarı) atıp boşaldığı zaman (herkes yaptığının karşılığını görecektir). Insikâk Sûresi / 6.Ayet Ey insan! Gerçekten
3.cilt
- “Sabah namazını kıl. Sonra güneş doğup bir mızrak boyu yükselinceye kadar namaz kılma. Çünkü güneş, şeytanın iki boynuzu arasından (tepesinden) doğar. Kâfirler de ona o zaman secde ederler. Sonra dikilmiş mızrağın gölgesi azalıp bitinceye kadar (nâfile olmak üzere) namaz kıl. Çünkü namaz isbatlı şâhitlidir. Sonra namaza ara ver. Çünkü o vakit cehennem kızdırılır. Sonra gölge döndüğü zaman öğle namazını kıl. Çünkü namaz isbatlı şâhitlidir. Onu İkindiye kadar kılmaya devam et. İkindi namazını kıldıktan sonra güneş batıncaya kadar namaza ara ver; çünkü güneş şeytanın iki boynuzu arasından (tepesinden) batar, kâfirler de o zaman güneşe secde ederler” buyurdu. Ben: - Yâ Nebiyyallah! Bana abdestten de bahset, dedim. - “İçinizden her kim, abdest suyunu hazırlayıp ağzına burnuna su verir ve burnunu temizlerse, mutlaka yüzünün, ağzının ve burnunun günahları dökülür! Sonra Allah’ın emrettiği gibi yüzünü yıkarsa, yüzünün günahları su ile birlikte  sakalının etrafından dökülür. Sonra  dirsekleriyle birlikte ellerini yıkarsa, elinin günahları su ile beraber parmak uçlarından akar gider. Sonra başını meshederse, başının günahları su ile birlikte saçlarının ucundan dökülür. Sonra topuklarıyla beraber ayaklarını yıkarsa, ayaklarının günahları su ile beraber ayak parmaklarının ucundan akar. Eğer (böylece abdest alan) bu adam, kalkıp namaz kılar, Allah’a hamd ve senâ eder, O’nu lâyık olduğu vasıflarla yüceltir ve gönlünü tam anlamıyla Allah’a bağlarsa, mutlaka anasından doğduğu günkü gibi günahlarından arınmış olur” buyurdu.
Peygamber Efendimiz (s.a.v.): “İmâmdan evvel rükû ve secdeden kalkan kimse Allah’ın onun başını merkep başına çevireceğinden korkmaz mı?” buyurmuştur. Şüphesiz sûret bakımından kimsenin başı eşek başına ne döndü ne de dönecektir. Fakat mânâsı itibârıyla böyle olacaktır. Çünkü gerçekten onun başı hayvan başı sûretine dönecek değil, ancak onun vasfını iktisâb edecektir ki o da ahmaklıktır. İmâmdan evvel secde ve rükûdan kalkanın başı, ahmaklık ve anlamamazlıkta eşek kafası gibidir. Zâten aranan da bu mânâdır. Mânânın kalıbı olan şekil değildir. Artık imama uyduktan sonra ondan evvel kalkmak bir tenâkuz ve en büyük ahmaklıktır.
"Allah katında halîmlikle reddedilen öfkeyi ve sabırla karşılanan musibeti yutmaktan daha sevimli iki lokmayı - hiçbir kul yutmamıştır! Allah yolunda dökülen bir damla kan veya gecenin karanlığında Allahdan başkası görme- diği ve secde hâlinde olduğu halde akıtılan bir dalma göz yaşından, Allah katında daha sevimli bir damla akıtılma- mıştır.
Rahman ve Rahim Allah’ın adıyla
Alak Sûresi / 1-2.Ayet Yaratan Rabbinin adıyla (Rabbin adına sana okunan şekliyle) oku (ve bildir insanlara). Hz. Peygamber okuma yazma bilmemekle beraber, Arap müşriklerinde okuma yazma vardı. Hatta şiirlerindeki edebî sanat üst seviyede idi. Fakat öğrenimlerinin temelinde “Bismi’l-Lât ve’l-Uzzâ” gibi putlarını anma, onları yüceltme ve onlar
1.056 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.