Seda Arslan

Seda Arslan
@sedaarslano
Ben güneştendim ama şimdi ayçiçekleri bile bana bakmıyor, görmüyor.
Bastırılmış her şey içimden kopup gitmişti, daha önce hiç tanımadığım bir doygunlukla kendi dışıma taştığımı, sonsuz evrene karıştığımı duydum. Her şeyi sanki sadece benim için varmış gibi algılıyor, her şeyle yeniden coşkuyla bütünleştiğimi hissediyordum. Etrafımı saran karanlık ağaçlar bana fısıldıyordu ve ben onları seviyordum. Yıldızlar yukarıda pırıldıyor ve ben onların aydınlık selamlarını soluyordum. Bir yerlerde söylenen şarkıları işitiyor ve benim için söylediklerini düşünüyordum. Yüreğimdeki kabuğu kırdıktan sonra bir anda her şey benim olmuştu, kendimi bırakmamın, kendimi armağan etmemin sevinci içimde kabarıyordu. Birilerini sevindirmenin ve bundan sevinç duymanın ne kadar kolay olduğunu hissediyordum: İnsanın kendini açması yeterliydi, insandan insana canlı bir akış başlıyordu hemen, yükseklerden derinlere iniyor, derinlerden tekrar sonsuzluğa yükseliyordu.
Reklam
Sadece seni görüyor, seni duyuyorum. Nerede olduğum, nerede olduğun önemli değil sevgili sevgilim. Parçacıkların üzerime yağıyor... 🗣️👣
Bakıyorum kendi zihnimin karanlık puslu zamanından Sen ise kendi zamanının hükmünde... Seni konuk ediyorum ruhumun o taht köşesine Daima parıldayan sen! Ve sen Parıldamaya devam ediyorsun! Aydınlanıyor karanlığım. #ışıltınasahipçık ✨

Reader Follow Recommendations

See All
Hayatıma nasıl başladığımı hiçbir zaman anlamadım. Bir başlangıç noktası var mıydı, bilemiyorum. Ne zaman başlangıcı bulmaya çalışsam kayboluyordum. Sonumu da bilmediğimden ortalarda bir yerlerde silik bir nokta olarak nefes alıyordum. Nefesimi, ruhumu, zihnimi bir arada tutmaya çalışıyordum. Hissettiklerimin ve düşündüklerimin paralel olması için çabalıyordum. Ne kadar dengede tutmaya çalıştıysam da biri beni yukarı taşırken diğeri aşağı çekiyor. Aynı düşünce değil, aynı his değil... Nefes, ruh, zihin bir bedende ama hepsi ayrı bölmelerde, bu bölmelere ışık bile sızmıyor. Sonra şu cümle yankılandı içimde... Hayat dengelerdeki ikilemlerden ibaret sadece.
Ah, ne olursa olsun bu canlılığın içine dalmalıydım, başkalarının bu nabız gibi atan, gülen, soluk alan tutkusuna bir şekilde ben de katılmalıydım, ne olursa olsun ben de içlerine karışmalı, damarlarında akmalıydım; kalabalığın ortasında iyice küçülmeli, adsızlaşmalıydım, dünyanın kirinin içinde bir tekhücreliden ibaret kalmalıydım, on binlerle birlikte çamurların içinde zevkten titreyerek kıvılcımlanan bir yaratık olmalıydım - ne olursa olsun bu bereketin, bu anaforun içine atlamalı, kendimi kendi gerginliğimden bir ok gibi fırlatmalıydım bilinmeyenin içine doğru, beraberliğin göklerine doğru.
Reklam
Ama daha siz beni dışlayamadan ben sizi dışladım, bugün öğleden sonra, benim de bir parçası olduğum o soğuk, kemikleşmiş dünyanızın dışına fırlattım kendimi, pistonların üstünde duygusuzca kayan ve kendi etrafında kibirle dönen o büyük mekanizmada sessizce çalışan bir çarktım ben de.
Eğer nasıl biri olduğumu bilseydiniz, şu anda beni selamlarken yüzünüzde gördüğüm o tatlı, dostane gülümseme kim bilir nasıl donup kalırdı dudaklarınızın kıyısında!
Geri13
53 öğeden 46 ile 53 arasındakiler gösteriliyor.