Bir günümde sen vardın yine sancılarla ağıt yaktım!
Bu günümde yalnızım Rabbim yalanlara kandım ben…
Bir şarkı yaptım dostum oldu arkasından ağlayandım,
Ve bulandım duygularla arkasından kalbe kilidi bağlayandım.
Anlatılmaz bir gecemde karanlık gökyüzüm var,
Evde romantik bir hava dışarda aç yatan var.
Söz veripte tutamadın mı geçmişe dönenmi
Alo baba sen misin nasılsın?Allahıma bin şükür ben burda iyiyim...
Ne olsun be baba güzel geçiyor günlerim silah elimde hergün iştima nöbetteyim.
Annem nasıl baba ağlamıyor değilmi? Söyle nolur ağlamasın bırakmasın kendini...
Doğudayım tehlike evet biliyorum baba! Korkmuyorum elbet vatana kan can feda...
Kardeşlerim nasıl sınıfı geçtilermi?
Kürd'ü Türk'ü ve Çerkez'i
Hep Adem'in oğlu kızı
Beraberce şehit gazi
Yanlış var mı ve neresi
Şu alemi yaratan bir
Odur külli şeye kadir
Alevilik Sünnilik nedir
Menfaattir varvarası
Atatürk'ün Adalet'i...
Yaşlı kadın yatağından kalktı. Sabah ezanının insan ruhuna huzur veren sesi oda içinde yankılanıyordu. 88 yaşından beklenmeyecek bir çeviklikle pencereye doğru yöneldi. Pencereyi açması ile birlikte odaya ezan sesi ile birlikte baharın güzel kokusu ve kuş cıvıltıları doluştu. Penceresinden gözüken Kurtuluş Parkına bakarak
Şehit kanıyla sulanmış bereketli topraklarımızı, mimarimizi, asaletimizi korumamız gerekiyor laflarına inancımı yitirdim. Tek stratejimiz var kıçımızı kurtarmak... Strateji bu!
Bizim, peygamberi ısırmasın diye ayağını yılan deliğinin üstüne kapatan Ebubekir'imiz, suikastı haber alınca peygamberin yatağına yatan Ali'miz var. Son yudum suyu birbirlerine gönderip susuz şehit olan sahabilerimiz var. Bizim, "İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe iman etmiş olmazsınız ", "Sizden biriniz kendisi için sevdiğini Müslüman kardeşi için de sevmedikçe (istemedikçe) gerçek mümin olamaz.", "Size aranızdaki sevgiyi artıracak bir şey söyleyim mi selamlaşınız", "Hediyeleşin ki aranızdaki sevgi artsın" diyen bir peygamberimiz var! "Sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz" diyen Yunus'umuz, düşmanın attığı taştan değil, dostun attığı gülden incinen Hallac-ı Mansur'umuz var.