Gözlerim doldu, inanamıyorum.
"Göreceksin Hoca" dedi, "yemeyeceğim, içmeyeceğim, oğlumu büyütüp adam edeceğim. Sonra günün birinde oğlumla yolda giderken babasına rastgeleceğim. Oğluma, 'Sen yürü!' diyeceğim. Ondan sonra babasının yakasına yapışıp: 'Bak pezevenk, diyeceğim, doğmadı sandığın oğlun büyüdü, aslan gibi oldu. Ama seni bilmeyecek, sana baba demeyecek.' "
Sayfa 69 - Çilli
bugün akşam saat altı gibi bir arkadaş geldi; bana; ''abi hatırlar mısın bundan dokuz yıl önce liseye giderken her hafta saçının bir kısmını farklı renge boyayan bir kız vardı, sana kitap almaya gelirdi; işte o kız yine karşında ve iki ay sonra evleniyor. sana bunu haber vermek için geldim.'' dedi. bir an duraksadım, boğazım düğüm düğüm oldu. aynı arkadaş bana; ''abi tamam hemen yaşlandım diye düşünme sen de gençsin.'' tarzı cümleler kurdu. bi' an soluklanıp devamında; ''yok ondan değil duraksamam, senin o saçının bir kısmını her hafta farklı boyadığın günlerdeki dolar kuru geldi aklıma.'' dedim arkadaşa. sonra o zamanlar doların henüz üç lira dahi olmadığını, o dönemin alım gücünü anlattım aynı arkadaşa. ''abi ben o zamanları tam hatırlamıyorum ama ne alaka tüm bunlar?'' dedi. ''lan senin düğününe gelsem ne takayım sana takı olarak?'' dedim. ''hee tamam abi anladım sen de benim gibi fakirsin.'' dedi. yani? no panic, we have god.
Reklam
Nova
#187791744 öykü etkinliği kapsamında ismini vermek istemeyen bir okurun öyküsünü paylaşıyorum. İyi okumalar. --------- “bi’ an, delirmedim de belki karardım, karardım ve istedim ki herkes ağlasın öyle özledim, canım yandı” Soğuk, pus ve ayaz. Sıradan bir aralık günü.Hava tüm hızıyla kararıyor, insanlar topyekün bi
Meraklı bir kızla söyleşi İlk şiirini ne zaman yazdın? İlk aşık olduğumda İlk ne zaman aşık oldun? İlkokula giderken Nedenli sevebilir ki çocuk? Bir insan nasıl severse
Oysa..
Bir kuş giderken neler götürebilir ki yanında? Oysa bir sevgili giderken pek çok şeyi alıp gitmiştir.
Sayfa 91 - Doğan Kitap
Hiçbir an'ını tanımlamaya kalkmadan Kısacık ömürler biçiyoruz kendimize Sonra yolculuklara çıkıyoruz, bir kentten Ötekine giderken özlüyoruz bir başkasını
Reklam
523 syf.
3/10 puan verdi
Sadece Hayır
İsminden dolayı komik sohbetlere dahil olmam nedeniyle merakla elime almayı beklediğim bir kitaptı. Türkçesini okumadan bir İngilizce başlayayım istedim. Büyük bir hayal kırıklığıydı. Ana karakterlerimizden Emily, bir iş görüşmesine giderken havaalanında bir sorun yaşıyor ve bileti bu tatsızlık nedeniyle üst sınıfa yükseltiliyor. Business
The Stopover
The StopoverT.L. Swan · Montlake · 2019512 okunma
Hiçbir an'ını tanımlamaya kalkmadan Kısacık ömürler biçiyoruz kendimize Sonra yolculuklara çıkıyoruz, bir kentten Ötekine giderken özlüyoruz bir başkasını
"Yanımdayken sen kapakları kapalı bir barajdım! Dönüp arkanı giderken, kapakları açılmış bir baraj gibi (ç)ağladım."
Seni, sen giderken gelen yağmurlara emanet ettim O çok sevdiğin kır çiçeklerine, vazgeçerek sonbahardan Seni taze ilkbaharlara emanet ettim Seni çıkmaz sokaklardan uzun yollara Karanlıktan, aydınlığa emanet ettim Derinlerden bulutlara, siyahlardan beyazlara emanet ettim Tüm yazgıları silip ellerimle, seni başka bir kadere emanet ettim Seni kendimden sakınıp, bir başka kalbe emanet ettim Seni bir felaketten esirgeyip, bir umuda emanet ettim youtu.be/ded2HCHjA6o
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.