Ve sen çoktan gitmiştin, ben hâlâ herşeyi sana anlatacakmış gibi biriktiriyorum
Beni bir parça anlamaz mısın? Anlarsın elbette. Sen bir gün gitmiştin. Sonra hep gittin. Yakınmıyorum. Öyleydi.
Sayfa 278 - 120. MektupKitabı okudu
Reklam
Elma Veremeyen Bir Kiraz Ağacı
"Mucize bir evin yaşlı kedisidir." Diyor Barış Bıçakçı Sinek Isırıklarının Müellifi kitabında. Hayır. Mucize bir evin doğum yapmış kedisidir. Çiçek açmış kaktüsüdür, kışa hazırlanırken bir şehir. Mucize yağmurdan sonra çıkan kanatlı karıncadır. Ki bu çocukluğumun en fantastik varlığıydı. 20li yaşlarımda görmeseydim ilk defa
güvenilmeyen, gecenin karanlığı, bir şimşek, bir gökgürültüsü ve sonra ne fırtına, ne bir şey. Sen de bu kadar çabuk mu gitmiştin ne, konuşmadan bile? Ama, gülünç değil mi hâlâ dudakların olduğunu düşünmek.
Sayfa 10 - İmge KitabeviKitabı okudu
Kış güneşi altında…
Biliyor musun, kalemimi sen açtın - ­ - Hayır, bilmiyorsun: - - Gitmiştin. Ben de, uzun bir süre, birşey yazamadım; kalemim, ma­sanın üstünde, kış güneşi altında, durdu.
Sevi III
"Evet, bir baharı hak ettim Hiç kimseye hiçbir şey borçlu değilim." Gelmişsin, ne zaman gitmiştin ki Uğurlamadım giden uğurlanır oysa Öyle öğrettiler küçükken "Gidene hoşçakal de" dediler Bir "hoşçakal" diyemedim hoşça kal. Sen hep "hoşça kal" istemiştim anlamadın Bu dünya hoşluğunu kirletmesin istedim
Reklam
Elveda! Ey gençliğin zengin umudu, niçin öyle hızla koşturuyorsun; kovaladığın şey nasılsa var değil, sen de bir o kadar yoksun! Elveda! Ey eril güç! Niçin ayağını toprağa öyle sert vuruyorsun, bastışın şey bir delüzyon! Elveda, ey muzaffer niyet, hedefe elbet varacaksın, zira eylemi, arkanı dönmeden beraberinde götüremezsin ve sen bunu yapamazsın! Elveda! Ey Ormanın güzelliği, sana bakmak istediğimde kuruyup gitmiştin! Yoluna devam et! Ey gelip geçici nehir! Ne yapacağını bilen bir sen varsın; zira sadece akıyorsun, asla dolmayan denizde kendini kaybetmek istiyorsun! Yoluna devam et, ey sen, kimselerin, sonunu göremediği için bir komedi diyemediği, bir trajedi de diyemediği hayat oyunu. Yoluna devam et, ey sen, hayata paradan bir nebze daha fazla karşılık vermeyen varoluş oyunu! Nede hiç kimse ölümden geri dönmedi?
Yapraklarla gizlenmişti yüzün. Birer birer kopardım yaprakları sana yaklaşmak için. Son yaprağı kopardığımda, sen gitmiştin.
bileğime aptal turuncu bir ip bağlamıştın o gün, çıkarmazsan gitmeyeceğim demiştin. ben o ipi gidersin diye duş alırken bile çıkarmamıştım, ama sen gitmiştin.
Ulan seviyorum seni be ...
Merhaba Nalân... bu sen misin, Yoksa sen mi sandım; Biri çimdiklesin beni... Şöyle ışığa gel de göreyim, Beni dümdüz eden, O yalandan da yalan gözlerini... Merhaba Nalân... Amortiden mi çıktın güzelim?
Reklam
“Sen gitmiştin, güneş batmış, ışık yitmişti… Gittim ben de o zaman…”
Sayfa 165 - (e-kitap)Kitabı okudu
Bu Kaçıncı Gece Aybike?
... Bu kaçıncı gece Aybike? Sensiz geçen kaç gecem oldu? Ben saymadım gecelerimi Sensiz gecelerimde Kıvranıyordum yerlerde İçimde tutuşuyordu hasretin Ben seni özlüyordum
Sen hep bizimken biz gelmeden hiç; bilmeden gitmiştin.
Kötü bir rüyaydı, Sen gitmiştin ve ben yaşıyordum… @hic_ender_hic
Kalbim çıt oldu
Sen, buluşabildiğimiz ender günlerden bi­rinde, bana gelmiştin. Yaz başıydı; ben bahçede oturmuş rakı içiyordum; sen de —galiba mut­luluktan— koşuşturup duruyordun. Sana, yarı şakayla, “Haydi bakalım — bana erik getir” de­miştim. Koşup gitmiştin: Bahçede bir erik ağacı olduğunu biliyordun. Epey sonra (hatta, biraz daha gecikseydin, kalkıp sana bakmağa gidecek­tim), alı al, moru mor, kan-ter içinde geri gelmiş­tin: elinde bir külah: Manavdan, harçlığının son kuruşuna kadar vererek aldığın erikler... Ağaçta erik yoktu; ama Baban senden erik iste­mişti... — Ne yapabilirdin ki... Yapman gerektiği için yapabileceğini yapmış­tın — işte seni insan yapan da bu.
Sayfa 12 - Sel YayınlarıKitabı okudu
909 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.