140 syf.
·
Puan vermedi
Sabahattin Ali
Sabahattin Ali
'nin
Değirmen
Değirmen
'i. Ah, canım yazarım ne çok seviyorum seni. Keşke seni sevdiğim kadar öykü kitaplarını da sevseydim, sevebilseydim. Yapamıyorum, beni çekmiyor kendisine parça parça okuduğum kitaplar. Bu kitapta da öyle oldu, sevemedim. •Kitabımız 3 bölüm ve 16 öyküden oluşuyor. Hepsinden bahsetmek isterdim lakin buraya sığdıramam sanırım. Ama favorim olan, kitaba adını veren Değirmen öyküsünden bahsetmek isterim. Belki de duymuşsunuzdur bu öyküyü, bilenleriniz vardır. •Atmaca ve değirmencinin kızının hikayesi... Çalgıcı Atmaca ve sağ kolunu küçük yaşta değirmen çarklarından birine kaptıran değirmencinin kızı... Kız, "Ben senden noksanım." diyerek reddediyor Atmaca'yı. Öyle bir cevap veriyor ki kıza Atmaca, işte o cevap benim bu öyküdeki favorilerimden biri; "Bana kolunun yerine kalbini veriyorsun, bir kalp bir koldan daha mı az değerlidir?". •Çok güzel seviyor Atmaca bu kızı, öyle ki değirmenin içinde oturdukları bir akşam sağ kolunu değirmen çarklarının arasına bırakıyor. Artık o da sevdiği kız gibi dol koluyla ve hatta sol yanındaki o güzelle devam ediyor hayatına. •İçime işledi bu öykü, alıp götürdü beni Atmaca ve değirmencinin kızının olduğu o diyara. Öykü okumayı severler için harika bir öneri Değirmen️. Ben öykü okumayı sevemiyorum, bunu anladım ama siz bu güzel kitabı okuyun okutun canlarım. • Siz sevdiğiniz için böyle bir davranışta bulunur muydunuz? • Öykü okumayı sever misiniz? •Bildiğiniz, okuduğunuz bu tarz güzel öyküler önerir misiniz? Haydi yorumlarda buluşalım.
Değirmen
DeğirmenSabahattin Ali · Yapı Kredi Yayınları · 202145,1bin okunma
Senden önce de hayat vardı, Renkler vardı, çiçekler, Denizler, manzaralar.. Sonra sen geldin, Renkler daha canlı, Çiçekler daha güzel Denizler daha coşkulu, Manzara ise sen..
Reklam
AHVALİME ZEYNEP
Zeynep, Bedenim senden gayrı bir merkep. Uzun özlemek kadar ulaşılmaz bir cennet, Kendi kendime sensizlik cinnet. Zeynep, Kısa değil her şey, Lafımın ucunda, Daha bin bir türlü bir sihir aslında.
HEPSİ BİRER EFLATUN TONLARINDAN
Kalbimde yer buluyorsun, Bu nasıl bir şey ama... Bir sihre muhtaç ediyorsun beni, Lafı sözü kalbimden asılır gelir kulak çınlamasına. Sana sevdalıyım ben, Aynı bahara yağan yağmurlar gibi. Seni sevmek görmeden bile, En kalabalık görültülere inat devrimdir sevgilim. Yolun ortasında bir deli gibi vesselam, Düşler olsun gerçek olsun, Dudaklarını
Ardavirafname
Ardâvîrâf kâtibe şöyle yazmasını emretti: O ilk gece kutsal Surûş ve tann Âzer beni karşılamaya geldiler. Bana selam verdiler, benim için dua ettiler ve şöyle dediler: “Hoş geldin ey Ardâvîrâf, henüz senin gelme zamanın değildi.” [2] Ben şöyle dedim: “Ben bir peygamberim."29 [3] Sonra zaferden zafere koşan kutsal Surûş ve tanrı Âzer elim­ den
Sayfa 84
Reklam
Hiçbir şey söyleme iki gözüm. İtirazlarını senden evvel ben sayıvereyim: Köylere gitmeden evvel birçok şehrimize bile doktor lazım! Köylerde, vesait noksanı yüzünden kâfi derecede faydalı olamayız! Bu kadar tahsili ve yurdun bizde tecelli eden emeğini mahdut bir mıntakada ziyan edemeyiz! Değil mi? Pekâlâ, ben de size hak veriyorum, öyleyse ne diye
Erginlenmenin Başlangıcı
Kurt yavruları gibi kadınların da benzer bir erginlenmeye ihtiyaçları vardır; içsel ve dışsal dünyalarının her zaman gamsız tasasız yerler olmadıklarını öğrenen bir erginlenmeye. Birçok kadının, bir anne kurdun yok ediciler konusunda yavrularına verdiği eğitim kadar bile temel eğitimi yoktur. Anne kurt şöyle der: Tehditkarsa ve senden büyükse, kaç; daha zayıfsa, bak ne istiyor; hastaysa, yalnız bırak; dikenleri, zehri, sivri dişleri ya da keskin pençeleri varsa, geri dön ve ters yöne git; güzel kokuyor, ama metal çenelerle sarılıysa, onunla birlikte yürü.
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.