"Bacaklarını aç benim için." Julia lavabonun üzerinde oturuyordu. Ellerini ha- reketsizce karnının üzerinde tutarak bacaklarını iyi- ce açtı. Clay, onun eteğini beline kadar sıvadı ve iç çamaşırının dışı boyunca burnunu gezdirerek onun kokusunu içine çekti; duyularını tamamen Julia'nın kontrol etmesine izin verdi. Julia derin bir
Sayfa 121
Canavar
Nerede hata yaptığımı biliyordum. Sahte bir prense rastlamıştım ve daha önce hiç canavarla tanışmamıştım. Canavarlara yaklaşmak kolay değildi ama prensler oldukça kolay gelirdi. Belki de bir canavar ortaya çıkarsa ne yapıp ne yapmayacağınızı öğ­ renmek için kolay biriyle uğraşmanız gerekiyordu.
Sayfa 219 - Ren kitapKitabı okudu
Reklam
Hayatımı geri ver bana. Ben seninle ben oldum. Senden önce başkaydım. Belki de senden önce hiç kimseydim.
Sayfa 162
#Zeo
Bana tokadı yapıştırdın da ne oldu kızım! İçini mi rahatlattın? Bak kızım, ben utanmam bunu bil! Ben yüzsüzüm, alçağım, şerefsizim. Tamam mı, bak, bunda önce bir anlaşalım. Ha sen bana tokat attın da ne mi oldu? Yüzümü senden öteye döndürdün... Ve orada hayatımdaki başka bir kadın duruyordu. Olduğu bu... Zeo
Aldanma sevgilim. Bir yerde hayaller gerçekleşir. Sen yeter ki, adımlarının arkasında dur. Sen yeter ki, yüreğini ferah tut. Bu yazgı elbet geri döner. Bakarsın rüzgârın bittiği yerde buluşuruz. Ah bir öksürsem gözyaşlarını. Belki de her şey kendi içinde kavgalı. Bilemiyorsun, sen sadece konuşuyorsun. Kirpiklerinden yaralar döküldükçe, Sen
Ben sana kadar uzatıyorum kendimi Seni geçiyorum senden geçiyorum Bir öte yaşamaya gidiyorum yarışırcana Senden sonra biraz doğa olarak Ben sana kadar uzatıyorum kendimi İstediğim sende durup sende kalmak Oysa unutup önce düşündüklerimi Seni geçiyorum bir başka yaşamak
Sayfa 240 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Şeytanın oyununa gelmeyin!
“Sana indirilene ve senden önce indirilenlere iman ettiklerini ileri sürenleri görmedin mi? Tağut’a iman etmemeleri kendilerine emrolunduğu halde, Tağut’un önünde muhakemeleşmek istiyorlar. Halbuki şeytan onları büsbütün saptırmak istiyor.” (4 Nisa/60) Şevkani (rahimehullah) şöyle der: İman iddialarını bozacak ve aslını iptal edecek olanı
GÜNAYDIN yağmurlu İstanbul sabahı..
Sabahları beraber uyanırdık. Ben senden önce kalkardım, senin uyuyuşunu izlerdim. Sonra dışarı çıkardık, dışarda yağmur yağıyor olurdu. Biz şemsiyeyi almazdık sırılsıklam olurduk.
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku
Fakat Müzeyyen Bu Derin Bir Tutku
Ben senden önce ölmek isterim. Gidenin arkasından gelen gideni bulacak mı zannediyorsun? Ben zannetmiyorum bunu. İyisi mi, beni yaktırırsın, odanda ocağın üstüne korsun içinde bir kavanozun. Kavanoz camdan olsun, şeffaf, beyaz camdan olsun ki içinde beni görebilesin. Fedakârlığımı anlıyorsun, vazgeçtim toprak olmaktan, vazgeçtim çiçek olmaktan senin yanında kalabilmek için.
200 syf.
·
Not rated
Herkese merhaba. 02:16 Kitap hakkında söylenecek anlatılacak o kadar çok detay var ki düşündükçe her birinin kalp acısını derinden duyabiliyorsunuz.. Hissetmek için düşünmek de gerekmiyor bazen.. Her birinin ayrı ayrı haklılık payı var ki ,kimi desteklesen diğeri masumca göz kırpıyor. Elbette suçu olan kişiler var fakat olayın içine girdiğinize
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,066 okunma
Reklam
Clay başını ellerinin arasına alarak kendine lanet okudu. Bedenine yoğun bir tutku dalgası yayıldı ve telefonunu kapatıp bu mesajı görmezden gelmesi ge- rektiğini bildiği halde yapamadı. Bu kadın, onun de- risinin altına işlemişti adeta. Yalandan nefret ederdi, ama Julia'yı bir günde unuttuğunu söylerse kendine yalan söylüyor olurdu. Ona bir cevap yazdı ve sonradan pişman olacağına emin olsa da, pişmanlık bedenini ele geçirmeden önce gönder tuşuna bastı. 'Senden nefret etmiyorum. Gerçek bundan daha uzak olamazdı herhalde. Günün sonunda pek bir şey hissetmiyordu. Ken- dini işe gömmek iyi gelmişti, akşam da spor salonuna gidecek ve su yüzüne çıkmakla tehdit eden tüm hisler- den kendini arındıracaktı.
Sayfa 37
304 syf.
8/10 puan verdi
Ayyy çok tatlı bir kitapla geldim. O kadar akıcı ve tatlı ki hemen bitti. Hatta profildeki önce ekledim kitabından ardından başladım ve şu an bitti. Bu ikiliyi okumak çok güzeldi. Kitaptaki hissiyatlar gerçekten de annesiyle izlediği romatik filmlerin peşinden giden bir kızın yaşadıklarını aktarabiliyordu. Karakteröere gelirsek Wessyyyyy benim olsana canım desem senden büyük olmam sorun olur mu? Çünkü sanırım benim bay doğrum da sen oldun gibi. Çok tatlıydın atışmaların, lizle ortak noktalar bulman, kötü onlarında ona destek olman... gerçekten böyle yanaklarını mıncırarak sevesim geldi. Liz sana gelirsek beni o kadar çıldırttın ki... yaşına ve romatik film aşkına veriyorum çünkü insan çok fazla kurgu içinde yaşayınca gerçek hayattaki kararları pek sağlıklı olmuyor. Ama kızım gerçekten o kadar sinir olduğum kararlar verdinki artık kendimi paralamaya başladım bir yerden sonra. Neyse sonuca gelirsek eğer böyle tatlı düşmandan aşka demeyelim de çocukken gıcık olduğunuz o kişiye çekilmeniz konulu bir kitap. Aslında doğru olduğumuz kişinin mutlu sonumuz olmayacağını okuduğumuz tatlış bir kitaptı. Kitapta sevdiğim bir ayrı konuda artık çok yaygınlaşan smut furyasına katılmamış olması çünkü karakterimiz lise sonda. Bence böyle olması daha da güzel kılmış kitabı çünkü artık hangi kitabı açsak içinde smut var ve bence lise kitaplarına kadar inmemesi gereken bir sınır var. Eğer sizi sıcacık yapacak bir kitap okumak istiyorsanız şans verebilirsiniz.
Filmlerden Daha Güzel
Filmlerden Daha GüzelLynn Painter · Artemis Yayınları · 20221,020 okunma
Acıyı çekerken çekiyorsun, anlatırken gözyaşların senden önce konuşuyor.
Peki sen, durup durup denize bakan çocuk, daha ne arıyorsun? Yazılacak her şey senden önce yazıldı, söylenecek her şey söylendi çoktan. Artık her şeyin bir adı var şu dünyada. Ölümün bile bir adı var. Topuklarından, attıkları her adımda kan sızan adamlar geçti bu yollardan. Peki sen çocuk? Dünya hiçbir zaman gökyüzüne yansımayacak, arhk hiç değilse bunu biliyorsun. Sesler gitmiş, bir tek yankıları kalmış geride. Bedeni olmayan seslerin çığlığa dönüşmeyi kurduğu yerlerde sen şarkı söylemek için bekliyorsun. Çocuk, yanılıyorsun.
“Bu sabah kendine şunu sor: Kontrolün altında olan şeyler neler? Kontrolün altında olmayan şeyler neler? Ve kendine şunu hatırlatmayı da unutma: İkincisine değil ilkine odaklanacaksın. Öğleden önce kendine şunu hatırlat: Gerçekten sahip olduğun tek şey karar verme yeteneğindir (ve bunu yaparken mantığını ve karar mekanizmanı çalıştırabilmektir). Kimsenin senden tamamen alamayacağı tek şey budur. Öğleden sonra kendine şunu hatırlat: Aldığın kararların dı­şında, kaderin tamamen senin elinde değil. Dünya dönüyor ve biz de onunla birlikte dönüyoruz. Üstelik iyi ya da kötü hangi yöne döndüğümüzü dahi bilmeden. Akşam olduğunda kendine tekrar şunu hatırlat: Hayatında olan şeylerin ne kadarı senin kontrolün dışında ve kararların nerede başlayıp nerede bitiyor? Yatağına yattığında uykunun bir teslim oluş ve güven hali olduğun, bu hissin kollarına kendini ne kadar da kolayca bı­raktığını hatırla. Ve yarın tüm bu döngüyü en başından tekrar­lamaya hazırlan.”
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.