Mustafa Sabri, Kurtuluş Savaşımız devam ederken şu fetvayı vermiştir: "Mustafa Kemal, Ali Fuat, Bekir Sami gibi zalimler, sizleri mahvetmek ve evlad ü iyâlinizi (çoluk çocuk; ev halkı) yetim bırakmak ve servet ve saadetinizi külliyen (toptan) çalmak için şeytanın dahi aklına gelmeyen hileye başvuruyorlar... Bunların vücutlarını külliyen dünyadan kaldırmak beşeri- yet (insanlık) için, Müslümanlık için bir farz olmuştur..."
Sayfa 171
Bir hastahanede, dışarıdaki mevki ve payelerimiz, servet ve imkânlarımız nasıl birdenbire ikinci derecede kalıyor;... burada, herkesin ıstırabıyla daha evvelden tayin edilmiş hususi bir mevkii vardı ve ben doktorların baş sallayarak teselli ettikleri hastalığımla onun birkaç metre üstünde idim.
Reklam
"Cimri insan, senin çok ihtiyaç duyduğun anda senden uzaklaşır."
Hz. Ali ona şu öğütte bulundu: "Bak yavrum; şu dörder öğüdümü tutarsan yaptığın hiçbir isten zarar etmezsin: En büyük zenginlik ve servet, akıldır. En kötü yoksulluk ve fukaralık ise ahmaklıktır. En büyük vahşet, ucb; yani insanın kendi yaptıklarını beğenmesi ve yeterli görmesidir. Şereflerin en yücesi de güzel ahlâktır." Hz. Hasan, diger dört öğütün ne olduğunu sordugunda, Hz. Ali şöyle buyurdu: "Ahmaklarla sakın arkadaşlık etme. Çünkü ahmak, faydalı olayım derken, sana zarar verir. Yalancıyla da arkadaş olma. Çünkü yalancı arkadaş, sana yakın olanları uzaklaştırdığı gibi, uzak olanları da sana yakınlaştırır. Cimrilerle arkadaşlık etme. Zira cimri insan, senin çok ihtiyaç duyduğun anda senden uzaklaşır. Günah işlemeyi huy edinen fâcirlerle de arkadaş olma; zira onlar çok değersiz şeyleri sana tercih ederler."
Sayfa 389Kitabı okudu
5 bin yıllık kil tabletten: Mutluluğun Sırrı
Plan, bizi borçtan kurtardığı ve servet sahibi yaptığı için çok büyük bir plan. ... Her seferinde kazandığımın onda birini kendime ayırdım. Zor zamanlarda bile her zaman güzel eşim ve ben tüm kazancımızın onda yedisi ile yaşamımızı sürdürdük. Her seferinde kalan onda iki ile borçlarımı ödedim. ... Karım evimize çok güzel bakıyor ve çekici bir şekilde giyiniyor. Beraber olmaktan çok mutluyuz. ... Eski bir köle, saygıdeğer bir adam haline geldi!
Sayfa 141 - 1934'te Babil'de bulunan 5 kil tabletten dördüncüsüKitabı okudu
Servet çoğaldıkça hırs artar, vicdan alıp başını gider. Hırs yayginlasip vicdan azalınca toplumda tefecilik ve faiz çoğalır. İnsanlar birbirine şüpheyle yaklaşmaya, guvenmemeye başlar. Böyle bir toplumu yönetecek kişinin, rütbesini bir kimlik gibi kullanması ve halkın hem güvenini, hem korkusunu üzerinde taşıması gerekir. Bu da ancak tanrılıkla mümkündür.
624 syf.
4/10 puan verdi
·
Read in 30 days
Külliyatını devirmeye çalıştığım yazarlardan birisi Yakup Kadri Karaosmanoğlu.Geniş bir süre zarfında yavaş yavaş okumak istedim yazarın panorama kitabını. Diliyle, olay örgüsüyle, temasıyla, verilmek istenen mesajıyla zor bir kitaptı hatta okumakta en çok zorluk çektiğim kitaptı diyebilirim.Kitabı bitirdikten sonra okurların incelemelerine göz attım.Toplamda 5 tane inceleme yazılmış.Her bir okur tarafından fazlasıyla da beğenmiş,şaşırdım! Kitap Atatürk'ün son zamanlarına denk gelen ve Atatürk'ün ölümünden sonrasıyla da devam eden dönemin Türkiyesi'ni anlatan siyasi edebi bir kitap.Kitap özellikle yapılan inkılapların halk üzerindeki etkisini, Atatürk'ün ölümünden sonra siyasetçilerin bu inkılaplara olan bağlılığını tenkit ederek bize sunuyor. Kitapta fazla sayıda karakter bulunmaktadır ve maalesef (kitaba da düşük not vermenin yegane sebebi) bu karakterlerin çözümlenmesi oldukça yetersiz kalmıştır.Kitabın başında iç dünyası okura yansıtılan karakterler Nedim, Servet bey nedeni bilinmeksizin geri plana atılıyor.Ve bununla beraber kitapta zaman zaman kopukluklar oluyor. Bu kitabı, beğendiğim bir başka yazar olan Reşat Nuri Güntekin'in yeşil gece kitabına benzettim.Olaylara tek taraflı bakan, inkılapların gerçekleştirilmesini engelleyen sebepleri aynı durumlar üzerinden okuyan bu iki kitap maalesef benim için sükut-u hayal olmuştur. Kitabın okunulmasından sonra yapılan her tenkite açığım.
Panorama
PanoramaYakup Kadri Karaosmanoğlu · İletişim Yayınları · 2012208 okunma
Reklam
"Hiçbir zevkinden ve hatta bencilce harcamalarının hiçbirinden vazgeçmediği hâlde sosyalizm iddiasında bulunan bir Parisli ile asalet, servet ve deha gibi her türlü refah imkânlarına sahipken bir Rus köylüsü hayatını tercih eden ve sosyalistliği samimi hislerle sahiplenen Tolstoy arasındaki fark birbiriyle mukayese edilsin."
Tamamıyla bütün ahlakıyla bir mahalle çocuğu olan Bekir Servet sokakların çamurlarında yetişmiş bir nebat kirliliğiyle, büyümüş gitmiş, yapraklarının çamurlarından tamamıyla temizlenememişti.
Sayfa 111 - Özgür Yayınları 2010 BaskısıKitabı okudu
İyi olmaz mıydı, mal mülk, servet,mevki ve tüm şerefli şeyler.Hile hurdayla değil, hakkıyla elde edilseydi? O zaman ortalıkta bu kadar önemli adam gezinmezdi. 0 zaman buyurgan kaç kişi buyruk altına girerdi şimdi. O zaman soylu geçinen kim bilir kaç kişi köylü olurdu.Ve kim bilir kaç sıradan insan parıldardı soyluluktan..
1,000 öğeden 10k ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.