Rasgele yaşıyoruz bu dünyayı,rasgele
Doğuşumuz rastgele,
Ölüşümüz rastgele,
Yediğimiz ekmek,içtiğimiz su,sevdiğimiz kız rasgele
Tesadüfler dünyasında yaşıyoruz.
Bir rasgelede gidiyor işte
Hatta
Bir şiirin yazılması rasgele
Eğer düşündüğümüz bildiğimiz den çok daha az, bildiğimiz sevdiğimizden çok daha az,sevdiğimiz var olandan çok daha az ise sonuçta kendimiz gerçekte olandan çok daha azız demek.
Genellikle bir şeyi sevdiğimiz zaman,o şeyi bizimle beraber sevecek taraftarlar aramayız,aksine sevdiğimiz şeyi seveni rakip ve mütecaviz olarak görürüz.Fakat bir şeyden nefret ettiğimiz zaman aynı şeyden nefret eden taraftarları daime ararız....................................................................Zulme uğrayan kimselerin,hemen hemen daima kendilerine zulmedenlere benzer duruma geldiklerini görmek hayret vericidir.Kötü insanlar kötü insanları yaratır sözü kısmen şu gerçeğe dayanmaktadır ki,kötüden nefret eden kimseler,kendilerini o kötüye benzer duruma getirirler ve böylece kötülük devam eder.........E.HOFFER- KESİN İNANÇLILAR
Türkiye’de rakıyı içerken, kadehi önce sofraya vurur sonra diğer kadehlerle tokuştururuz.’
Elinde kadehiyle sabırsızlık içinde açıklamanın bitmesini bekleyen Gerard sordu.
‘Neden?’
‘İki nedeni vardır. Öncelikle sağlıklarına içtiğimiz ancak sofrada olmayan ve sevdiğimiz kişileri anmak için. İkinci nedense, rakının insanı konuşturmasından kaynaklanır. Kadeh sofraya vurulursa gizlilik yemini edilmiş demektir. O sofrada konuşulacak her konu o sofrada kalacak demektir. Rakı insanı soyar. Sarhoş, sofradan çıplak kalkandır. Ama sofranın adı rakı sofrasıdır. Yani çıplaklar kampı. Şerefinize!
Sevdiğimiz zaman, aşk o kadar büyüktür ki bir bütün olarak içimize sığmaz; sevdiğimiz insana doğru yayılır, onda kendisini durduran, başlangıç noktasına geri dönmeye zorlayan bir yüzey bulur; işte karşımızdakinin hisleri dediğimiz şey, kendi sevgimizin çarpıp geri dönüşüdür; bizi gidişten daha fazla etkilemesinin, büyülemesinin sebebiyse, kendimizden çıktığını fark etmeyişimizdir…