37 Sivas şehidinin ikisini çok eskiden beri bilirim. Birini şiirlerinden, şiirlerinde işleyeniyilikten doğru çok severim, adı Metin Altıok'tur, ince yüzünü görmüşlüğüm, kederli sesini işitmişliğim vardır. Ankara'da Sanatsevenler Derneği'nde felsefe toplantıları yapılırdı, Nusret Hızır da oradaydı, Bedrettin Cömert de, şair Hasan Hüseyin Korkmazgil de ve o ince yüzlü ince şair abi de.
+45
"Albaylarım! Sizlere bir piyes oynamayacağım. Sizlere, sizlerin tarihini okuyacağım. Her şeyi tarih sırasına göre anlatacağım. Çünkü ben sıraya önem veririm. Düzeni severim. Önce ne oldu? Önce kim, ne yaptı? Önce ne vardı? " Sorusuna kendi karşılık vermek isteyen bütün insanlar gibi acele davrandı: "Önce kelime vardı, biliyorsunuz. Bütün bu virgüller, ünlemler sonradan gelmedir. .. " Peki albayım, vazgeçtim: Önce hiçbir şey yoktu. Bütün evren, kelimesiz bir tekdüzellikten ibaretti. Fakat o sırada kelime icat edilmediği için, bu bölümü anlatamıyoruz. Tanrı, bir süre sonra, tekdüzelikten sıkıldığı için durgunluğu yarattı. Sonra durgun yaratıldı. Bu sıfat tek başına var olmadığı için, durgun denizler ve durgun havalar ve durgun karalar ortaya çıktı. Sadece bir dil bilgisi zorunluluğu yüzünden. Durgunluk bulut getirmediği için denizler her zaman mavi ve durgunluk havayı karıştırmadığı için dalgasızdı. Hareket olmadığı için büyüme yoktu . Ne yükselme vardı ne genişleme. Kimse kimseyi geçmiyordu. Yarışma icat edilmemişti. Ve Tanrı, insanı yarattı.
Reklam
"Atinalılar, sizi sayar ve severim, ama size değil tanrıya itaat edeceğim. Nefes aldığım ve gücüm yettiği sürece felsefe yapmaktan, nasihat vermekten ve size rastladığımda gerçekleri göstermekten hiç vazgeçmeyecek, size söylemeye alışkın olduğum şeyleri söyleyeceğim."
"İnsanları kendi kendime, zaman içinde tanımayı severim."
"İstediğin zaman lambayı söndür. Senin karanlığını da tanır ve severim."
Severim şans ondan yana gittiğinde utanıp da kendine: Ben hilebaz bir oyuncu muyum ki? diye soranı – çünkü mahvolmak ister o.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.