Bizim yaşamımızı oluşturan eylem ve eylemsizlik bir bütündür, tek bir şeydir ikisi. Çocuk, dünyaya getirilmesini eylemsizlik içinde yaşar, memeden kesilmesini eylemsizlikle, falan şeyi, filan şeyi eylemsizlikle, en sonunda ölümü eylemsizlik içinde yaşar. Ondaki bütün iyilik, onda övgü ya da sevgi konusu yapılan tek şey, gereği gibi katlanması, adamakıllı, tam anlamıyla, büyük bir canlılıkla katlanmasıdır. Doğru dürüst katlanmasını bilmek, yarı yaşamasını bilmekten fazla bir şeydir. Gereği gibi katlanmasını bilmek, tümüyle yaşamasını bilmektir! Doğmak, katlanmaktır, büyümek katlanma! Tohum toprağa katlanır, bitki yağmura, tomurcuk çatlamaya! Böylece, dostlarım, insan da yazgıya katlanır. Yazgı topraktır, yağmurdur, büyümedir. Yazgı acı verir insana.
Oysa siz acılardan kaçışa, doğmamış olmaya, katlanmalara yan çizmeye "iş" diyor, "eylem" diyorsunuz.