“Sözel ve performans skorlarındaki farklılık genellikle istismara uğramış veya travma geçirmiş çocuklarda görülür…daha fazla gelişimsel kaos ve tehditle, beynin stres yanıt sistemleri ve tehditle ilgili sosyal ipuçlarını okumakla sorumlu alanları gelişirken, daha az sevgi ve ilgiyle, şefkat ve kişisel kontrolü kodlayan sistemler daha az gelişir.”
Dini kavramların tarihinde de aynı süreç karşımıza çıkmaktadır. O zamanlarda insanoğlunun, insan varlığı sorununun ancak insani özelliklerinin sonuna kadar geliştirilmesiyle çözülebileceği konusunda bölük pörçük bir bilgisi bulunmaktaydı. Uyumun doğaya geri dönmek ve mantığı yok etmek gibi trajik çaba yerine, sevgi ve mantığın tam olarak geliştirilmesiyle bulunabileceği anlaşıldığı zaman bu yeni yaklaşıma, bu x'e Brahman, Tao, Nirvana, Tanrı gibi birçok isim verilmiştir. Bu süreç tüm dünyada, Mısır, Filistin, Hindistan, Çin ve Yunanistan'da MÖ 1500 ila MÖ 500' yılları arasındaki bin yıllık bir zaman diliminde yaşanmıştır. Bu değişik kavramların özü ilgili kültür ve sosyal sınıfların ekonomik, sosyal ve siyasi temelleriyle onlardan kaynaklanan düşünce biçimlerine dayanmaktaydı. Ancak amaç olan x kısa bir süre içinde mutlaklaştırılmış, onun etrafında bir sistem yaratılarak boşluklar bir sürü kurgusal varsayımlarla doldurulmuştur. Bu durum her sistemde yaratılan kurgusal "ilavelerin" ağırlığının giderek artması sonucunda vizyonda ortak olan şeylerin hemen hemen tamamen yok olmasına kadar devam etmiştir.
Reklam
Açın gözlerinizi! Ne büyük bir sosyal deneyimin parçası olduğunuzu ve bu sistemi döndüren en önemli gücün sevgi olduğunu görün.
Sayfa 493 - Kavita - DOKUZUNCU KİTAP - ELLİ BİRİNCİ BÖLÜM - Artemis Yayınları - 1. Basım - Kasım 2016, İstanbulKitabı okuyor
Benlik Sınırları Ve Disiplin
romantik aşk bir evrimsel ilizyondur. cinsellikle kaynaklıdır. yani katarsisle. aşık olunca ilkel hayvan geri gelir ve boşalım yaşar. zihninde havayifişekler uçar. ve bu evrim sonucu kolayca birlikte olurlar. ama bir süre sonra bu aşk sona erer er ya da geç köküne kadar biter. en sonunda arkadaş olurlar. arkadaşkende sevgiyi devam ettirmemiz
Sədaqətin biologiyası - Vazopressin hormonu
Emory Üniversitesi'nden Tom insel ve Larry Young sıçan ve tarla farelerinde çiftler arasında oluşan sosyal bağın genetiğini araştırmıştır. Tarla fareleri sempati uyandıracak ölçüde tekeşlidir. Çiftleşmeden sonra erkekle dişi arasında güçlü bir sosyal bağ kurulur ve erkek zamanının yarısından çoğunu dişiyle sarmaş dolaş geçirir. Erkekle dişi
Sayfa 190
Yeterli derecede şefkat gösterilince çocuk muhtemelen sorumlu bir yetişkin olarak yetişecektir. Bu sevgi olmadan, duygusal ve sosyal olarak engellenmiş olacaktır.
Reklam
Dedikodu sosyal bir zehirdir. Dedikodunun olduğu yerde sevgi, saygı ve hoşgörü yaşayamaz; güven oluşamaz.
"İki insan asla aynı gün aşık olmazlar ve aynı gün aşkları bitmez. Bu gerçeği keşfetmek için sosyal bilimci olmanız gerekmez. Yalnızca şarkıları dinleyin, yeter. "
- Adler, kişiler arası ilişkiler için bu süreçlerden ortaya çıkan üç kategori oluşturmuştur. Bunlardan 'iş görevleri', 'arkadaşlık görevleri' ve 'sevgi görevleri' olarak söz eder ve bunlar hep birlikte 'yaşam görevlerini' oluşturur. - Adler zaman zaman , bu noktayı vurgulamak için 'üç sosyal ağ' ifadesini kullanmıştır.
Sayfa 109 - KoridorKitabı okuyor
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.