Tolstoy, uzun soluklu bu eserinde Anna Karenina ve onun hayatıyla temas eden daha birçok karakterin hayata bakış açısını, içsel sorgulmalarını ve anlaşılması güç olmayan derin psikolojik tahlilleri ustalıkla gerçekleştirmiş. Anlatımıyla zihinde şekillenen karakter profillerinin yanında dönem Rusya'sının sınıf farklılıklarına bağlı yaşam biçimleri yorucu olmayan bir tarzda ifade edilmiş. Anna Karenina'nın tamamen merkezde tutulduğunu düşünerek başladığım kitapta Anna ile beraber Vronsky, Levin, Kiti ve daha birçok karakterin yaşamı, olayları, Tanrıyı düşünmeleri ve sorgulmaları o karakterlerin adete zihnende beliren bir tutumla ve "gerçeklikle" görebilmek şaşırtıcı derecede iyi bir yazarlığın göstergesidir benim için. Yorucu betimlemelerden uzak, derin tahlillerin yapıldığı, okunmaya değer bir eser.
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939.5k okunma
Kardır yağan üstümüze geceden,
Yağmurlu, karanlık bir düşünceden,
Ormanın uğultusuyla birlikte
Ve dörtnala dümdüz bir mavilikte,
Kar yağıyor üstümüze, inceden...
Freudyen kuram ortaya çıktıktan kısa bir süre sonra kanıtlanabilir bilimsel temelleri olmadığı için eleştirilmeye başlanmıştır. Yapılan eleştiriler, bugün Doğu kültürüne uyarlanmadan alınan Freudyen ve diğer bilimsel kurmaların kültürü ve kültür içinde bir yaşam biçimi olan "dini" yok sayarak nötr ya da atesist bir mizaç belirlemelerine karşı şekil değiştirmiştir.
Bugün kültürü İslam dini ile şekillenmiş veya Batı kültüründen uzak toplumlarda bilimsel olarak kendini kanıtlamış olan psikoterapi ekollerini olduğu gibi uygulamak, kuramların asıl işlevlerini yerine getirmeyi sağlar mı?
Akla gelen diğer bir soru ise kilise etrafında şekillenen ve uygulanan Hıristiyanlık ile bir yaşam biçimi olan İslam, terapide başa çıkma yöntemi olmasından ve insanın anlam arayışına sağladığı katkı yönünden aynı kefeye konulabilir mi?
"Ona (V. Frankl) göre duygusal rahatsızlıkların günümüzde patlayışının başlıca nedeni, modern insanın hayatını anlamlandırma isteğinin engellenmesidir."
Beni bu güzel havalar mahvetti,
Böyle havada istifa ettim
Evkaftaki memuriyetimden.
Tütüne böyle havada alıştım,
Böyle havada âşık oldum;
Eve ekmekle tuz götürmeyi
Böyle havalarda unuttum;
Şiir yazma hastalığım
Hep böyle havalarda nüksetti;
Beni bu güzel havalar mahvetti.