#şah
" Ezel bahar olmayınca
Kırmızı gül bitmez imiş
Kırmızı gül bitmeyince
Dertli bülbül ötmez imiş
Bülbül güle hayran olur
Hayran olur seyran olur
Bazı insan hayvan olur
Hayvan âdem olmaz imiş
Şah Hıtayî ölmeyince
Tenim türab olmayınca
Dost dosttan ayrılmayınca
Dost kadrini bilmez imiş. "
Kapı YayınlarıKitabı okuyor
Müslüm dağarcığından büyük bir incir yaprağına sarılı kabak çiçeği dolması çıkardı, “Al," dedi, “bunu Seyran yolladı sana." Dolmayı alırken Memedin eli titredi, bir yumruk geldi boğazını tıkadı. Elindeki, incir yaprağının üstündeki sapsarı dolmalara gözlerini dikti kaldı. Dolmaları yemek istiyor, bir türlü yiyemiyordu. Gözleri yaşla doldu. Elindeki yaprağı, kutsal bir emaneti yere koyar gibi çimenli toprağın üstüne koydu.
"Samanlık seyran olur"sözü hikayedir.Çünkü çok geçmeden gerçekler kendini göstermeye başlar.
Sayfa 82Kitabı okuyacak
Sabahtan cemalin seyran eyledim
Gönüller perişan elinden sunam
Nice bekleyeyim gurbet ellerde
Hiç bilir yok mudur halimden sunam
"İki gönül bir olunca samanlık nasıl seyran olursa, okuyan için de kitapları elde ettikten sonra kendi evi, kendi odası Haydelberg, Oksfor, Sorbon olurdu!"
Sayfa 82Kitabı okudu
Seyran durumunu hiç bozmadı.
Sayfa 496Kitabı okudu
biz belki çok bilen, çok dalgın, çok konuşkan
ama kesinlikle ölen solucanlarız
Sayfa 111 - duvarda ıv.Kitabı okuyor
İki gönül bir olunca, samanlık seyran oluyorsa, ineklerin mahremiyetini kim koruyacak?..
Leyla Yokuşu!
LEYLA!
Aşk bestesini yapamazdı bu devran,
Rahman'ı zikreden kul olmasaydı...
Samanlık sevene olmazdı seyran,
Gönülden gönüle yol olmasaydı...
Sayfa 11Kitabı okudu
esmerdi, yapılıp bozulan bir yüzdü
ne saat istenir rüzgâr esmesin
o saat olurdu savrulup gittiği
Sayfa 104 - savrulup gittiğiKitabı okuyor
daha da eskimez insan, eskidikçe ağlamasa
Sayfa 102 - küçük kızlarla ihtiyar sığınlarKitabı okuyor
İki gönül bir olunca samanlık nasıl seyran olursa, okuyan için de kitapları el ettikten sonra kendi evi, kendi odası Haydelberg, Oxford, Sorbonne olurdu!
Sayfa 133Kitabı okudu
Şu kendini dağıtıp da seyran eden güzele bak;
Bırak fânî olanları, ebed'e bak, ezel'e bak...
Kaftanını güzel giydir ki söz yerine otursun,
Kalbin hâs zikirde olsun ve sen hep lem-yezel'e bak.
Bahar som yaprakla çiçek, güz gelende gazele bak
Hiç bir şeye çirkin deme, çirkindeki güzele bak.
