“ Zaman ancak, içi boş olduğu zaman ağırdı. ”
Kazanılan bir beyin, kaybedilen bir hayattan daha önemliydi.
Sayfa 123 - E yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
"Budala küçük." dedi Hel yüksek sesle. Sevgi vardı bu seste.
Ama karşımızda bezirgan kafalar var. Budalalık onların entelektüel sığınağıdır. Şimdi... Her şeyi idare edebilecek misin, bir gözden geçirelim."
Geçmiş denilen şey, gelecekten arındırıldığı anda bir yığın önemsiz ayrıntı haline geliyordu. İçinde organik hiçbir şey kalmıyordu. Güçlü olan, acı veren hiçbir şey.
Sayfa 455 - E Yayınları ~ Bölüm Altı - Tsuru no Sugomori ~ Etchebar ŞatosuKitabı okudu
"Yüzeysel insanların yaralan kolay sağalır. Bir yastığa ne kadar yumruk atarsan çürütemezsin. Ne zaman dönecekler?"
Reklam
"Dağda onu bulamayacaklarından eminsin, değil mi? Bu vadi lerde sır diye bir şey yoktur."
"Sana bütün samimiyetimle bir şey söyleyeceğim, Nikko. Bu adamlardan hiç hoşlanmadım. Gözlerinde korkaklık var. Bunları teh likeli kişiler durumuna getiriyor. Ya buraya daha kaliteli konuklar davet etmeye başla ya da benden mahrum kalma tehlikesini göze al.
Terbiye her zaman için merhametten de, sadakatten de, yardımdan da, içtenlikten de daha güvenilir bir şeydi. Tıpkı hak yememenin, karşıdakine eşit şans tanı manın, adaletten önemli olması gibi. Büyük sayılan değerler, baskı altına girdiklerinde türlü mantık oyunlarıyla çözülüverirlerdi. Ama terbiye, terbiyeydi. Koşullar ne olursa olsun, hiçbir zaman değişmezdi.
Tehlikeli kişisel duygular ka rışmıştı. Hel hayatta hep dizili taşlara karşı oyun oynamaya alışkındı. Eti, kemiği olan canlı hasımlara karşı değil. Bu işte hamleler hep mantıksız nedenlerle yapılacak, sebep ve sonuç çizgilerine hep insan duyguları bulaşacaktı. Baştan sona ihtiras ve ter kokuyordu bu iş.
Reklam
Kendi sınıfının diğer üyeleri gibi o da, Hollywood'un tozlu arka sokaklarında dolaşırken ya da elini bilgisayarının bir karış üstü ne uzatırken, kendini yaratıcı bir bireyci gibi görmekteydi, Amerikan kültüründe prototipik kahramanın bir kovboy olması çok anlamlıydı.
O zaman çok büyük ve kor kunç bir cezayla Arap dostlarımızı tatmin etmek zorundayız. Onların ne tür insanlar olduğunu bilirsin. İntikam duygularını tatmin edebil mek için son derecede katı, kesin ve hayal gücü zengin bir şeyler yapmak zorunda kalacağız dernektir."
Hel omuz silkti. "Her zaman öyle olmuştur," dedi. "Tarih boyunca tüccarlar ve bezirganlar hep kent surlarının gerisine saklan mış, onları koruyacak savaşı başkaları yapmıştır. Buna karşılık da tüccarlar hep köpekleşmiş, eğilip bükülmüş, selam vermiş, yaltaklanmışlardır. Aslında onları suçlamak da doğru değil. Cesur olmak üzere yaratılmamışlardır. Hem daha önemlisi, cesaret bankaya yatırılabile cek bir şey değildir."
"Hiç de değil. Siz bir kişi değil örgüt adamısınız. Sizden kişi ola rak nefret edilemez. Topluluktan nefret etmek gerekir. Zaten siz nef ret gibi yoğun duygular uyandırabilecek bir kimse değilsiniz. Tiksin ti daha doğru bir deyim olur."
Karşımızda bezirgan kafalar var. Budalalık onların entelektüel sığınağıdır.
Sayfa 361 - E Yayınları ~ Bölüm Üç - Seki ~ LarunKitabı okudu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.