O çok akıllı gerzeklerden biri de peyami safadır ..
... Sıcak savaş soğuk savaşa dönüşmüş ama yeni bir sıcak savaşa dönüşmesi tehlikesi de belirmişti. ... 1950'ye doğru Sovyetler Birliği'nin de atom bombası geliştirdiği haberinin ABD kaynaklarınca dünyaya açıklanmasından sonra ... savaş kışkırtıcılığı daha da yoğunlaştı. Türkiye'de de aynı kışkırtıcılık sürdürülüyordu. Basında açıkça "Ne duruluyor? Hazır üstünlük Amerika' da iken vakit geçirilmeden Sovyetler'e atom bombası yağdırılmalı, komünizm ezilmeli" yollu yazılar çıkıyordu. Atom bombalarının kullanılacağı yeni bir savaşta Türkiye'nin encamı ne olur, hiç düşünülmüyordu bu çevrelerce.
Sayfa 93 - Yordam Kitap 2. Baskı 2019Kitabı okudu
Kastamonu'da Lise: Komünistlerle İlk Mücadele Kastamonu'da lisedeyken pul merakım vardı, İstanbul'dan pul getirtmeye başladım, arkadaşım vasıtasıyla ve iyi paraya Kastamonu'da esnafa satmaya başladım. O paradan annemin "Oğlum babana şuradan acele para ver" deyip de para verdirttiğini hatırlıyorum. "Sonra alırsın
Reklam
_Derin acılar, insanı seçkinleştirip diğer insanlardan farklı kılar. _Wagner, çok derin acılar çeken biri – diğer müzisyenlerden üstün yanı da bu. Her alanda Wagner'e ve bestelediği müziğe hayranım. _Derin acılar çekmiş her insanın ruhsal iğrençliği ve gururu, bir kişinin ne kadar acı çektiği, neredeyse onun değer dizgesi içerisindeki yerini
Jean Evangéliste Purkinje (1787-1869) cilt hastalıklarıyla dokunma duyusu arasındaki ilişkiyi araştırmış, ancak bulduklarının adli tıbbın kriminoloji uzmanları tarafından da değerlendirilebileceğini düşünmemiştir. Henry Faulds (1843-1930) Japonya'da görev yapmış bir doktor ve misyonerdi. Nature dergisine yazdığı bir makalede Purkinje'nin
Sayfa 94 - 95 Everest Modern KlasiklerKitabı okudu
_Amacımız kendi hayatlarımızın efendisi olmak. _Bizler, ruhani deneyim yaşayan insanlar değiliz. Bizler, insani deneyim yaşayan ruhani varlıklarız. _Konuşmadaki biIgeIik ve dinIemedeki kibarIık ile ruhun hazineIeri ve kişideki ahIaki oIgunIuk açığa çıkar. _Cahiller yola gelmez. Cahilleri yola getirmektense parçalamak daha kolaydır. _Her şey
Servet-i Fünun ve Malûmat Hareketi
"Ali Ekrem, Malûmât'a geçtikten sonra H. Nazım (Ahmed Reşid), Samipaşazade Sezai, Menemenlizade Mehmed Tahir ve Ali Kâmi de Malûmât sütunlarında yazmaya başlarlar. Ali Ekrem'in Servet-i Fünûn'dan kopardığı yazarlarla Malûmât'ta kendine göre bir muhit oluşturma çabası bu isimlerle sınırlı kalmamıştır. Mersin'de karantina doktorluğu yaptığı sırada Ali Ekrem ve H. Nazım'ın yardımı ile terfi eden Cenap Şahabeddin'e de Malûmât'a geçmesi konusunda bir mektup gönderir. Cenap Şahabeddin, mektuplardan anlaşıldığı kadarıyla bu konuya çok sıcak bakmaz. Şekip Hicri müstearıyla yazılar göndermeyi teklif etse de bu teklif Ali Ekrem tarafından kabul görmez. O sıralar Londra'da bulunan Abdülhak Hamid'e de Malûmât'ta yazma konusunda Ali Ekrem tarafından bir teklif mektubu gönderilir. Abdülhak Hamid de tıpkı Cenap Şahabeddin gibi bu konuya çok sıcak bakmaz. 'Hâl ve mevki'sinin bu davete icap etmesine engel olduğunu ifade ederek teklifi reddeder."
Sayfa 180Kitabı okudu
Reklam
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.