Bresson, kitapta her ne kadar sinematografi üzerine vurgulamalara yer vermiş olsa da aforizmamsı yazılarıyla hayata dair bakış açımıza bile ufak rötuşlar yapabiliyor. İçeriğinden elde ettiğim deneyim, teknik bilgilerden ziyade komple hayatı bir kadraja nasıl sığdırabileceğimize ya da onun ötesine nasıl taşırabileceğimize dair ipuçları sunuyor. Bu kitabı okurken siz, yalnızca teknik sürece odaklanmak yerine bundan daha fazlasını katabileceği ihtimaline kendinizi hazırlayabilirsiniz.
Renk, görüntülere güç katar. Gerçeği daha hakiki kılmaya yarayan bir araçtır renk. Ama gerçek, gerçeklikten azıcık uzak olsun, onun hakiki olmadığını (var olmadığını) hemen ele verir.
İki tür gerçek vardır:
(1) Kameranın olduğu gibi kaydettiği kaba gerçek, (2) Belleğimizin ve yanlış hesapların çarpıttığı, gerçek adını verdiğimiz gerçek.
Sorun. Gördüğün şeyi, senin onu gördüğün gibi görmeyen bir makine aracılığıyla göstermek.
Hiçbir insan gözünün yakalayamadığı, hiçbir kalemin, fırçanın kaydedemediği şeyi kameran ne olduğunu bilmeden yakalar ve bir makinenin titiz kayıtsızlığıyla kaydeder.