Sırça Köşk, bir dönemin yasaklı kitaplarından. Okumadan önce neden yasaklı olduğunu tahmin etsek de okuduktan sonra gerçekler neden yasaklanır ki diye düşündürüyor.
Bu kadar mı sevmiyoruz gerçeğin anlatılmasını?
Bu kadar rahatsız eden ne?
Gerçekle yüzleşememek niye?
İfade etmeyince, anlatmayınca geçip gidecek mi öylece?
Sabahattin Ali,
Tuhaflık bulaşıcı mı, yoksa şehrin genlerinde mi var?
Yeni yılın kendi adıma ilk kitap incelemesi, geçen yıl okuduğum kitaplar içerisinde beni en çok sarsan, en çok etkileyen, hüzünlendiren, tebessüm ettiren, sorgulatan, çeşitli duygular arasında oradan oraya sürükleyen bu ‘tuhaf’ kitaba kısmetmiş…
Lise yıllarından beri, çeşitli zamanlarda kitaplarıyla hayatıma girmiş bir yazar Orhan Pamuk… Bazen
Oğuz Atay'ın en sevdiğim kitabı, ölümsüz eseri Tutunamayanlar için bir inceleme yapamamış olmanın huzursuzluğunu yaşıyorum uzun zamandır. Kitap benim en sevdiğim kitap, hayatımın romanı fakat onu inceleyebilecek cesareti kendimde bulamadım. Sonunda yeniden okuyup, kendi yorumumla inceleme paylaşmaya karar verdim.
Oğuz Atay kitaba başlarken
YouTube kitap kanalımda Hakan Sarıpolat'ın Cıs kitabını önerdim: ytbe.one/o73ZS-Wrw04
4 yıl önce "Eskiden buralar hep dutluktu" diyebileceğimiz sessiz sakin zamanlarda, almışım başımı hunharca Stefan Zweig okuyorum. Ama ne okuma... Satranç'lar, Korku'lar, Gömülü Şamdan'lar... Bütün kitaplarını bitirmeye ant
Sağlık uyarısı!! Uzun bir yazı, ben uyarımı yapayım da sonra “gözüm senin yüzünden bozuldu” deyip tedavi masraflarını ödetmeye kalkarsanız karışmam! Hiç okumamak seçeneğine de sahipsiniz, sağlık söz konusu, doktor tavsiyesi ile okumayacak olanlara hak veririm. Herkes kendince ölçsün: Kitabı yeniden yazmaya niyetlenip yarı yolda vazgeçmişim gibimsi