Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
“Mechanize the Greeks, Modernize the Turks“
“50’li yıllarda Jamaika diye bir müzikal vardı. Orada bir mısrada şöyle der: ‘Mechanize the Greeks, modernize the Turks!’… Anlaşılabildi mi? Yani siz Türkleri modernize ederseniz sistem güvencededir. Türkler modernize oldukları zaman sistem teminatını temin etmiştir!”
İsmet Özel
İsmet Özel
208 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Kurt Vonnegut bizde hala okurunu bulamamış yazarlardan gibi geliyor bana. Bilimkurguya dahil edilmesiyle muhtemel okurunun yarısı uzaklaşıyor, bilimkurgu diye başlayıp karamizahı görünce uzaklaşanlar var, yanlış kitapla başlayıp devam etmeyenleri de dahil edince -10 falan kalıyoruz işte okurları olarak. Vonnegut bilimkurgu ögeleri kullansa da derdi insan, sistem, küresel felaketler vs. İnsanların hırslarını, paraya tapımı, savaşların dehşetini, yıkımı karamizahla anlatır. Yeni okuduğum Allah Senden Razı Olsun Bay Rosewater kitabı bilimkurgu değil mesala ve aileden zengin Eliot Rosewater’in hikayesi üzerinden tam da bu konuları hicvediyor. Antropolojik ögeler var kurgularında, yeni bir din oluşturduğu kurgusu Kedi Beşiği ayrıca antropoloji dalında yüksek lisans tezi. Evrime yer verir, Galapagos kitabında yoğunlukta ve en sevdiğim kitabı. Genelde okurlar Mezbaha Beş ile başlıyor, ben Galapagos’u tavsiye edeyim başlangıç için. Profilimde Kurt Vonnegut köşesi var, detaylar için bakabilirsiniz.
Allah Senden Razı Olsun Bay Rosewater
Allah Senden Razı Olsun Bay RosewaterKurt Vonnegut · Can Yayınları · 2024153 okunma
Reklam
“Eğer sosyalist bir devrim olacaksa da, ortaya çıkan bu kez de sosyalist seçkin iktidarı olacaktır. Kısacası sistem değişe de, sosyolojik bir yasa olarak gördükleri azınlık yönetimi değişmeyecektir.”
Sayfa 24
Size yıllardır bu sistemin içinde olan biri olarak şunu söyleyebilirim ki bu sistem. öğrencilere neyi başarabildiklerini söylemek yerine, neyi başaramadıklarını söyleme konusunda kusursuz işliyor.
“Hedef belirlemenin amacı oyunu kazanmaktır. Sistem oyunu oynamaya devam etmektir. Gerçek uzun vadeli düşünme tarzı, hedefsiz düşünmektir.”
06:00-12:00 arasına DİKKAT
Hangi türden olursa olsun inme riski sabah periyodunda sıkça yaşanmaktadır. Riskin ve ölümlerin arttığı bu periyot penceresi, kalp atım hızı ve kan basıncında sirkadiyen sistem etkisiyle gerçekleşen artıştır.
Reklam
Kanuni devri
... Kemal Paşazadei Celalzade, Ebussuud Efendi, Zembilli Ali Cemâlî Efendi, Pirî Reis, Taşköprülüzade, İbrahim Çelebi, Molla Hayrüddin ve daha nice bilginler Kanuni devrini ışıklandırmışlar, kendilerinden sonra geleceklere eserleriyle/keşifleriyle yol göstermişlerdir. Bu devirde İngiltere'den Osmanlı Devleti'nin merkezi olan İstanbul'a bir heyet gelmiş, Osmanlı hukuk sistemini incelemiş ve bu sistem İngiltere kanunlarının temeli yapılmıştır...
Sayfa 181 - Nesil Yayınları, 15. Baskı, Nisan 2008Kitabı okuyor
Dominoya ilk dokunan, mutlaka dominonun altında kalır. Süreci ilk başlatan, süreci yönetemez; süreç kısa sürede kontrolden çıkar. Başlatanlar, kendi ürünleri tarafından tasfiye edilir. Topluma radikal bir düşünceyi/inancı dayatanlar, kısa bir süre sonra bu düşünce/inanç tarafından düşman ilan edilir. Bu frankestein yasasıdır ve logaritmik süreçlerle frankestein yasası daima iç içe işler. Her sistem, kendi ürettikleri ile önünde sonunda karşılaşır ve her sistem kendi ürettikleri ile yıkılır.
Gözlemleyen bilincin mertebeli sistem içinde oluşmuştur ve senin kendi özünü,iç dünyanı barındırmaz.Çünkü senin özünün bir değeri yok­ tur. Bir birey olarak özüne saygı duyulan ortam sadece gelişim odaklı sevgi kültüründe bulunur."
Diyabetin vücudumuzdaki birçok sistem ve organ üzerine etkisi olmakla beraber bizim bu kitapta değineceğimiz kısım sadece beyin. Diyabet beyine ne yapar? Aslında en özet haliyle ifade edersek, diyabet beyinde bunamayı tetiklemektedir. İnsülin direnci oluştuğunda, amiloid adlı proteinin beyinde yıkımı sekteye uğrayabilmektedir. Beyinde amiloid birikmesi Alzheimer'a bağlı demansın patolojik özelliklerinden biridir ve oldukça tehlikelidir. Yüksek kan şekeri sonucu birtakım enflamasyonların oluşumu ve damar sertleşmeleri görülebilir. Son dönem yapılan birçok çalışma, yüksek şekerin Alzheimer hastalığını tetiklediğini öne sürmektedir
Reklam
Osmanlı İmparatorluğu'nun ve başka geleneksel imparatorlukların, değişime ve gelişmeye, yeni ekonomi sistemlerin ortaya çıkışına direnmesinde, durgun(stagnant) bir sosyo-ekonomik yapıya bağlı olmasında, mîrî arazi rejimi ve çift-hane sistemi başlıca sorumlu görülmektedir. Fakat unutmayalım ki, bu sistem Türkiye'de günümüzde küçük aile işletmelerine dayanan sosyal yapının da tarihi temelidir.
Nerede Çokluk, Orada Yokluk..
Zira kanda ilgilenilmesi gereken şeker miktarı çok artmıştır. Fakat burada ilginç bir biyolojik fenomen ortaya çıkmaktadır. İnsülinin kanda artması sürekli hale geldiğinde, hücreler artık insülinle ilgilenmemeye başlarlar. Tıpkı gerçek hayatta olduğu gibi, bir şeyin miktarı ne kadar artarsa ona karşı o kadar duyarsızlık oluşur. Hücreler insüline karşı büyük bir vefasızlık örneği göstererek artan insülini görmezden gelir ve insülin duyarsızlığı dediğimiz bir durum oluşur. İnsülin duyarsızlığından dolayı kandaki şekerlerin hepsi hücrelere alınamaz. Bunun üzerine şekerin hücrelere alınmadığını gören ve duruma oldukça bozulan pankreas daha çok insülin salgılamaya başlar. Pankreasın bu çabası sadece kısır bir döngü yaratır çünkü hücreler insülini sallamıyorlardır artık. Özetle, hücreler insülin hormonuna karşı duyarsızlaşır ve biz tıp dilinde bunu "insülin direnci" olarak tanımlarız. Pankreas çok fazla çalışır ve azami miktarda insülin üretir ama hücreler bu insülin sinyallerine cevap vermez. Sonuç, "tip-2 diyabet" dediğimiz şeker hastalığıdır. Sistem tümüyle bozulmuştur ve kan şekerini dengede tutabilmek, artık sadece ilaçlarla mümkündür
güç.
Kuralları yapanlar güçlülerdir ve kendi çıkarlarını koruyacak kuralları yapmışlardır; güçsüz olanların çıkarlarını bu kurallar koruyamaz. Bu fikirler bayağı rahatsız edici fikirler. Marx' ın getirdiği sistem alt yapı ve üst yapı gibi başka birçok boyutu kapsıyor. Ama güçlünün sürekli yönettiği ve kimin haklı olduğunu belirlediği konusunda, sanırım Thrasymachus' la hemfikir.
Sayfa 163 - Remzi KitabeviKitabı okuyor
Aslında yıkılan hiçbir devlet yok. Sadece isim değiştiren bir sistem var.
Sayfa 167Kitabı okudu
Erkekler kadınları aldatır, aldandıkları için de onları cezalandırır; aşağılar, bu kadar düştükleri için cezalandırır; evlenmeye zorlar, sonra da ömür boyu hizmetçiliğe, küfürlere ya da dayağa mahkûm ederlerdi.En az aldatılan kadının fahişe olduğunu kavramıştım artık. Evliliğin kadınların en zalim şekilde acı çekmesine dayalı bir sistem olduğunu anlamıştım.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.