Tanomi ki no şita ni ame furu. (Sığınmak için güvendiğim ağaçtan bile yağmur sızıyor.)
Baran-ı Bahar
Bir gün gelir, müzeyyen ağaçlar, şuh çiçekler, yeşil çayırlar bir nefha-i müncemide-i şitâ ile kuruyarak, solarak, sarararak harap olurlar; yapraklar düşer, çiçekler teverrüm eder, çayırlar çatlar, tabiat ölür. Fakat hınçlı yağmurlardan sonra yine bir gün bu ağaçlar, çiçeklenir, çayırlar titreşerek serpilirler; bir hayat-ı nev, bir ra'şe-i zindegî, bir taravet-i emel gelir: yeniden bahar olur. Benim de müzeyyen ümitlerim, nihayetsiz emellerim, mes'ud aşklarım gizli kederlerin, gayr-i mahsûs elemlerin dest-i kahrında kurudu, soldu, sarardı: ruhum öldü. Fakat benim ruhumun, benim bu zavallı kurumuş ruhumun baharı gelmiyor!...
Reklam
“Tanomi ki no şita ni anne furu” -Yağmurda sığındığım ağaçtan bile su sızar-
Can YayınlarıKitabı okudu
Fikirlerim donuyor, buz kesmiş aklın ayazında.. Hislerim şitâ yaşar, hem ilkbahar hem yazında...
Masa da masaymış ha
"Elhan-ı Şita" şairi Cenap Şahabeddin, "Daüssıla" şairi Süleyman Nazif,Makber şairi Abdülhak Hamit Tarhan, Sergüzeşt yazarı Sami Paşazade Sezai ve Mehmed Akif,mükellef bir sofrada bir araya gelmişlerdi.
Sayfa 10 - KapıKitabı okuyor
Nec si materiam nostram collegerit aetas Post obitum, rursumque redegerit, ut sita nunc est. Atque iterum nobis fuerint data lumina vitae, Pertineat quidquam tamen ad nos id quoque factum Interrupta semel cum sit repertentia nostra Biz öldükten sonra zaman bütün maddemizi yeniden toplasa; ona bugünkü düzeninin geri verse, yeniden hayat ışığına çağırılsak, bütün bunların bizimle hiç alakası olmazdı, çünkü bellek ipliği bir kez kopmuş olurdu.
Sayfa 53 - İş kültür yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Elhan-ı Şita (kış nağmeleri)
Cenap Şahabettin
Cenap Şahabettin
Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş, Eşini gaib eyleyen bir kuş gibi karlar Geçen eyyâm-ı nevbaharı arar… Ey kulûbün sürûd-i şeydâsu, Ey kebûterlerin neşideleri, O baharın bu işte ferdâsı Kapladı bir derin sükûta yeri Karlar Ki hamûşâne dem-be-dem ağlar.
O Çocuk
Zarif bir şiir ; "Git ve defterimi kapat artık ihtiyar süpürge O çocuk öldü bugün Destanı yazılmayacak belki Sita'yı sevmedi diye Ama atlar yavaşlayacak Bir çiçek toprağa geri dönecek Hıçkırarak" Mevlana İdris Zengin 📷 Ara Güler
Elhan-ı Şitâ
Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş, Eşini gaib eyleyen bir kuş gibi karlar Geçen eyyâm-ı nevbaharı arar…
Reklam
Bir beyaz lerze, bir dumanlı uçuş; Eşini gayip eyleyen bir kuş gibi kar Geçen eyyâm-ı nevbahârı arar... Ey kulûbün sürûd-i şeydası, Ey kebûterlerin neşideleri, O baharın bu işte ferdâsı: Kapladı bir derin suküta yeri Karlar Ki hamûşane dem-be-dem ağlar! Elhân-ı Şitâ (cenap Şahabettin)
Elhan-ı Şitâ
Sizi dallarda, lânelerde arar. Gittiniz, gittiniz siz ey mürgân, Şimdi boş kaldı serteser yuvalar; Yuvalarda -yetîm-i bî-efgân! – Son kalan mâi tüyleri kovalar
Cenap Şahabettin
Cenap Şahabettin
499 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.