Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Mona Rosa. Siyah güller, ak güller. Geyve’nin gülleri ve beyaz yatak. Kanadı kırık kuş merhamet ister. Ah senin yüzünden kana batacak. Mona Rosa. Siyah güller, ak güller.
Sezai Karakoç
Sezai Karakoç
“siyah benim, beyaz O, bu sevda gökmavisi âmâ bir tutsaklığın kitabıdır açtığım önümde umutların ışıldayan kavisi ardımda uğursuzluk zindanıdır kaçtığım”
Nurullah Genç
Nurullah Genç
Reklam
insan kendisine rağmen yaşayamaz kalbimiz beyaz derken biz siyah diyemeyiz
"Ben siyaha karışan griyim, Renklerin kördüğümünün kor noktası. Şiir kırıntıları dökerken mısralarıma, Ağlayan bir beyaz, sinmiş bir siyah... Çerçevenin tozunda yaşamaya mahkum, Sûküta idam kelimlerden kaçması yasak. Ben yaşlı bir adam, ben ölmüş bir bebek Ben yaşamla ölüm arasına sinmiş bir kelebek..." -Kalpdelen-
YAZMAK İÇİN
Bu akşam ben Yazmak için yazacağım sadece İyi insanlardan biri olduğum için Ya da bir amaç uğruna değil Siyah, beyaz, alev rengi Ya da içimden geldiği gibi değil Günahlarımdan kurtulmak Geçmişi unutmak için hiç değil
Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller, ak güller Sezai KARAKOÇ
Reklam
Siyah ve kırmızı Sana aşık olmak Hayatımda umduğun narin ufkulara bağlanmak gibi Tenin tenime değdiği zaman gül parfümü kokardı Üstüme sinerdi üstüm sen kokardı Sana karşı her bağrışım senden her ayrılışım Diken batarcasına yüreğimde kan akıtırdı Seni sevmek âdeta bir gülü sevmek gibidir Seni düşlediğim her an Seninle birbirimize kurduğumuz her vakit Sadece bir nefes mesafesiyle kalan dudaklarımız Hazlığımızı arttırdığı her saniye içim tutku dolardı Gözlerimiz karşı karşıya geldiğinde kurulan temas Âdeta bir yağmur damlasının yer yüzündeki su birikintisine düşmesi kadar huzurlu... Ayrı kaldığımız her gün üzerime çöken kara bulutlar İçim sıkıntı dolardı,çaresiz kalırdım Alışılmışım sendin Şimdi ise sana ait geride kalan siyah mücevher yüzük ve eski bir siyah beyaz fotoğrafın Kullaklarm da çınlıyan kahkahaları.. Hasretimin altında bırakıyor
Hoşçakal
siyah beyaz tuşIarında piyanomun seni çaIıyorum şimdi çaIdıkça çoğaIıyorsun odada sen arttıkça ben kayboIuyorum seni doğuruyorum geceye adını koyuyorum aya bakarak her şey sen oIuyor her yer sen ben öIüyorum sesini duyuyorum rüyaIarımda gözIerimi kamaştırıyor ışığın rüzgar sen gibi dokunuyor bana ben doğuyorum duymak istedikIerimi söyIemiyorsun hiç dokunmuyorsun bana sen gibi bir şimşek çakıyor tam kaIbime düşüyor yıIdırımı ben gidiyorum.. Özdemir Asaf
sen bir rüyâya mahkûmsun ben imtihânın içinde bu nasıl bir kanlı belâ direniyor başım hâlâ
Timaş YayınlarıKitabı okudu
Reklam
alnımın damarı çatlıyor, yetiş yetiş ey Hayret'i öldüren Sühân
Timaş YayınlarıKitabı okudu
İşler miydim..?
Sevda sarayında ihtilâl oldu Âsi kalbim sana geldi, görmedin Eşiğinde boyun büküp, lâl oldu İnâd ettin, kapısından girmedin Bilse idim karanlığın içini İşler miydim bu garipler suçunu Hainlere tarattığın saçını Benim için, bir kez bile, örmedin Hasretinle ırmağımı taşırdın Kötürümdüm; sıra dağlar aşırdın Gözlerinin âteşinde pişirdin Yanar oldum; bir damla su vermedin Derdim aktı gece gündüz kelâmdan Mezarıma su taşıdım elemden Seni suâl ettim bütün âlemden Sen beni ölümden bile, sormadın yüreğimi yerden yere vurdun da bir ben kaldım, bir de zulüm ardında neyim varsa kırdın gönül yurdunda minnettârım; zincirimi kırmadın
Timaş YayınlarıKitabı okudu
Aydınlığı karanlıkta yakmayı Bir Nemrud’un rûhundan mı öğrendin Bendim yangınından kendine kaçan Âteşinde seni bekleyen sendin
Timaş YayınlarıKitabı okudu
Yanar mı..?
Sesin dünyanın en güzel bahçesine bıraksam Hicâz nağmeleriyle yanar mı kirpiklerin dudakların, omuzların, ellerin
Timaş YayınlarıKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.