Cemil Meriç'te "fildişi kule" metaforunu bir zamanlar ilginç bulurdum. Şimdi bir aydına en iyi yakışan yerin, bencilce de olsa, fildişi kulesi olduğunu düşünüyorum. Sokağın doğası değişmez, çünkü sokak kümülatiftir. Aydın ise kendini sokağa uydurmaktansa kulesine kapatır. Kule bazen bir laboratuvar, bazen bir kütüphene, bazen ofis, bazen yalnızlık, bazen sanat, bazen müzikal olabilir.