134 syf.
·
Not rated
·
Read in 12 hours
Pınar Kür tarafından yazılmış olan Asılacak Kadın adlı bu roman; ilk kez 1979’da, Bilgi Yayınevi aracılığıyla basılmış.. Daha sonra 1986’da Can Yayınları tarafından tekrar hayata geçirilmiş ve basımı tamamlanmış. Ancak müstehcen unsurlar içerdiği iddiasıyla basımı 1986 yılında durdurulmuş ve hakkında toplatma kararı verilmiş; yazar ve yayıncısı
Asılacak Kadın
Asılacak KadınPınar Kür · Everest Yayınları · 20124,974 okunma
110 syf.
7/10 puan verdi
·
Liked
·
Read in 4 hours
UÇSUZ-BUCAKSIZ OK YANUSTA DÖRT KİŞİ ÜZERİNE
Cengiz Ayımatov'un son uzun öyküsünde neler anlatılıyor? İlk bakışta çalışma ve yaşam deneylerinin kuşaktan kuşağa aktarılışı anlatılır. İçinde Nivih oymağından üçü büyük, biri çocuk dört kişinin bulunduğu bir kayık, yetişme çağı gelmiş bulunan on bir on iki yaşlarındaki bu oğlan çocuğunun denize alışması ve zor bir meslek olan fok
Deniz Kıyısında Koşan Ala Köpek
Deniz Kıyısında Koşan Ala KöpekCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 20183,970 okunma
Reklam
İlkelliğe Adım Adım
Dışarıdan fonlananların, onları fonlayanların, mama fabrikası olanların, kendisinden başka kimsesi olmayıp yalnızlığını ve duygu eksikliğini hayvanlar üzerinden gidermeye çalışanların, birlikte yaşama kültürü kazanamayıp dışlanmak sûretiyle psikolojik travmalar yaşayan şizofrenlerin, yaşam standartları gereği başıboş köpeklerle karşılaşabilme
TÜRK İNSANLIK DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİĞİNDE NELER OLACAK? Özel mülkiyet ve miras belası devrim sonrası kaldırılacak. Mandan uzaklaşmış maddenin uşağı olmuş her insana bu biraz zor geçecek. Birileri için yine hayal görmek gibi gelebilir. Mahşer tufanı ve canlı ölüler ibreti insanlığın son ibreti olup yeryüzü çetesinin yeryüzünden süpürülmesi
N. Fazıl Kısakürek
Durun kalabalıklar, bu cadde çıkmaz sokak! Haykırsam, kollarımı makas gibi açarak Durun, durun, bir dünya iniyor tepemizden Çatırtılar geliyor karanlık kubbemizden Çekiyor tebeşirle yekun hattını afet Alevler içinde ev, üst katında ziyafet!
Serzeniş
Boykot, protesto ve sair gibi müslümanların yıllardır canhıraş mücadele(!) ettiği şeyler, bir yerden sekülerlerin yoluna denk düşseydi takriben bir haftada; kampanya, sanat, reklam artık elde kullanılabilecek ne varsa günbegün gümbür gümbür çözülürdü. Müslümanların yaptığıysa zor bir süreçte işleri sıkıcılaştırmaktan başka bir şey değil. Burada eleştirdiğim sekülerlerin kendilerini muaf gördükleri kayıtsızlık değil elbette, müslümanların ne kadar becereksiz olduğundan söz ediyorum ki, bugün dahi 158 sokak aydın'ı onlarca insanı yaralayıp, öldüren, sakat bırakan sokak itleri için “toplayamazsın hapsedemezsin, öldüremezsin” başlıklı bildiri yayınlama cesaretlerini kendilerinde bulabilmiş ve büyük ihtimalle de haksız mücadelelerinde haklı kazanca kavuşacaklardır. Ama gelgelelim çoklukla birlikte yokluğu da keşfeden hatta hiçlik makamına erişen müslüman alemi, dereye ayaklarını sokarak başını ıslatmaya çalışmaktan öteye gidemiyor. Toplanma yeri olarak düğün ve cenazeye, protestoları da ekleyip, sanırım toplaşıp toplaşıp kavuşamayacağız. Ve sanırım ki müslümanlar bu çağda, kazanan belli olsun diye kaybedeni oynuyor. Bari kendi savaşımı/zı kaybetmeyelim de yaşadığımız zaman, bunca acı boşa gitmesin...
Reklam
514 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.