Şikayet edilenler bazı insanlar için şükür sebebi.
Çocuğu oyun oynayamayan anneler-babalar var biliyor musunuz? Çocuklarında sosyal iletişim bozukluğu olan aileler. En büyük dileklerinden bir tanesi çocuklarının oyun oynayabilmeleri. Lütfen hiç unutmayın, çocuğun oyun oynayabilmesi sağlıklı gelişimi için en büyük gücüdür. Dağılan toplanır ama dağılan çocukluğun toplanması son derece güçtür…
Ülkemizde annelerin çocuklarıyla oyun oynamayla ilgili sıkıntılarının incelendiği bir çalışmada yer alan bir annenin “Oyun oynarken her yeri dağıtıyor, her şeyi kırıp döküyor, üstünü başını batırıyor. Oynamasa daha iyi aslında” dediğini, başka bir annenin ise “ Oyun sırasında evimizin derli toplu olmaması bizi biraz rahatsız ediyor “ yorumunu son derece üzülerek okudum. Oynamasa daha iyi değil! Dağıttığı her an bir keşif fırsatı. Ortalığı dağıttığı her an bir mesaj. Diyor ki; “Hareket etmeye ihtiyacım var! Beni özgürce koşabileceğim, içimdeki enerjiyi atabileceğim bir yere götür.”
Reklam
Güneşi Tutun Çocuklar
Hayat Sen yumdun, ben saklandım, Yıllar hızla geçmez sandım, Bu oyunda sen kazandın, Sobeledin hayat beni. Önüm, arkam, sağım, solum,
İkinci Adam YayınlarıKitabı okudu
"Bir neden bulmak istiyor insan yaşadığı kötü şeyleri niye yaşadığına dair, sorular soruyor kendisine, öyle olmasaydı başka türlü olur muydu diye, kendimizden başka bir suçlu olsun istiyoruz herhalde, bir telefon, bir sevişme, bir söz, bizden başka bir şey, bizim irademizin dışında bir irade... Herhalde aradığımız bu."
Yeter ki çamura bulanmış bu kağıt parçalarına ölümümden sonra rüzgâr bir oyun oynamasın ya da bu sayfalar bir zindan bekçisinin penceresinin kırık camına yıldızlar gibi yapışıp yağmurun altında çürümesin.
Ki ona da sahip olmak bir talih meselesi, kazanım değil
Mutlu olmak ama hiç memnun olmamak. Ateşin sönmesine izin vermemek, asla, asla! Yuvarlak bir delikte hantal siyah, kokuşmuş bir su döner dururdu. Bundan öncesi hep bir ön oyun: talip olmak, izin vermek, keyif almak. Sonra başlar ve bir daha asla bitmez. Bundan önce ne olabilir? Şu basitçe soruyla meşguliyet: Evet? - Hayır? - aslolanı görmezler mi, esas olanı. Sıyır seninkinin (hoşlandığın/arzuladığın kadının) üstünden senin ona sahip olma arzunu, oturt onu odana, isteksizce (bir isteğin olmadan), yalnız, düşün ki arzuladığın herşeye sahipsin... Kalır mıydı o (senin arzu nesnen olarak)? Baştan çıkarışından, taahhütten başka bildiği var mı? - (Cinsellikten başka bir şey) Verebiliyor mu? (Ne veriyor sana?) Her kadın bu sınavı geçemez. İnsan (kadınlar) verebileceği son (ve verebileceği tek) şeyi korkuyla savunmaz, eğer verebileceği en kıymetlı şeyin o olduğunu bilmese.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.