"Ne yazık ki insanların çoğu yaşamlarının değerini ancak sona yaklaşırken anlarlar. Ivır zıvır yüzünden yakınıp dururlar. Her zaman mutsuzdurlar. Refah peşinde koşar, doymak bilmezler. Ceplerini şişirdikten sonra da başkaları yaşamdan daha çok şey koparmayı başardı diye sızlanırlar. Gerçek değerleri göremezler. Yaşanan her gün bir armağandır ancak bunu fark edebilenler sayılıdır. Fark edemedikleri için mutluluklarını ayaklarının altına alıp çiğnerler. Aynen senin yaptığın gibi, Stephen."
Sayfa 272
bahçede çiçeklerimi izlerken tesadüfen bulduğum cansız kelebek bana bir çok şey düşündürdü... düşüncelerimi yazıya dökersem uzun bir yazı olur. Kısaca şunu diyebilirim ki, ölümün ne zaman geleceği belli değil hatalar yapsam bile (ki hatalar yapacağım muhtemeldir) bu hayatı gönlümce yaşamalıyım sona doğru adım adım yaklaşırken pişman olmamak için.
Reklam
1918'de İtilaf Kuvvetleri insan gücü ve teknolojik bakımdan arayı oldukça açıyordu. Savaş sona erene kadar 2 milyon ABD askeri Avrupa'ya çıkacaktı. 1914-1918 yılları arasında İtilaf Devletleri'nin savaş giderleri 57.7 milyar dolara yaklaşırken, İttifak Devletleri'nin toplam gideri 24.7 milyar dolarda kalacaktı. İtilaf Devletleri'nin seferber ettiği toplam asker sayısı 40.7 milyon iken, bu sayı İttifak Devletleri'nde 25.1 milyon olacaktı. Evet, Vahdeddin'in Almanya seyahati esnasında, Ocak 1918'de Almanların başarı ümidi tamamen yok olmamıştı, az da olsa ümitleri vardı. Ancak iki tarafın güç dengesi ve moral üstünlüğü karşısında, Almanya ve müttefiklerinin savaşı 1918 yılının sonuna kadar sürdürebilmeleri bile aslında bir mucizeydi. Mustafa Kemal Paşa, bu gerçekleri daha ilk gününden beri bütün çıplaklığıyla görmüştü.
Sayfa 137 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
·
Puan vermedi
Yazardan okuduğum ilk kitap fakat kesinlikle diğer kitaplarını da okuyacağım çünkü bu kitabı gerçekten sevdim. Kitapta yoğun bir gerilim yoktu daha çok merak duygumu uyandırdı ki kitap okurken bu çok teşvik edici oluyor. Özellikle sona doğru yaklaşırken tamam dedim katil kesin bu her şey yerine oturdu sonra "ta ta ta taaamm" yazar şovunu yapıyor. Alice gibi herkes gözümde potansiyel suçluydu kimseye güvenemedim. Katili tahmin etsem bu derece keyif almazdım ters köşeyi sevdim. Okumadıysanız kesinlikle listenize ekleyinnn!
Terapist
TerapistB. A. Paris · Doğan Kitap · 2022161 okunma
528 syf.
3/10 puan verdi
Keşke bu kadar müstehcen bir kitap olmasaydı, kurgu güzel lakin müstehcenlik fazla. Sona yaklaşırken yarım kalan çok şey de var kitapta. Bu yarımlar serinin devamında gelir belki ama seriyi bitirmeyeceğim. Ahhh Jay Ve ah arada kaynayan Eden. Bu arada bence bu kitabın yazarı kendisine tapıyor öyle bir hisle okudum ben enazından. Kitabı ilk okumaya başladığımda yazarını yabancı sandım, kitap güzel gidiyordu ama bazı yerlerde hatta sıklıkla bizim yaz dizileri ve küçükken izlediğimiz sihir vs dolu dizilerin karışımı bir şeyler okuyormuşum gibi hissetmeye başladım sonra dedim ki herhalde bizi dizilerle zehirliyorlar yabancılarda çok oldukları için! kitaplarla zehirliyorlar çünkü bu kitabın büyük çoğunluğu müstehcen ve ahlaka zarar veriyor. Sonra yazarını araştırdım ve şok oldum 25-30 yaşlarında bir Türk. Dedim Allâh sizi bildiği gibi yapsın. Neyse başladığım için bitirdim kitabı bazı sahneleri çok güzel etkileyiciydi ama geneli bizim yaz dizileri ve çocukken izlediğimiz sihir vs dolu dizlerin karışımı gibi bir şey. Sonu da vasatın altı bile değil.
Av
AvM. Rise · Ephesus Yayınları · 20212,537 okunma
Reklam
542 syf.
6/10 puan verdi
Kitap Alice Harikalar Diyarı’nın Kupa Kraliçesi’nin nasıl kalpsiz bir kadına dönüştüğünü anlatıyor. Bundan dolayı baştan sona kadar masalsı bir dil hakim. Okuması kolay. Kitap bence biraz durgun başlıyor. Ortalarına yaklaşırken olaylar biraz daha eğlenceli hale gelmeye başlıyor. Kitabı genel olarak beğendim ama yine de sanki kitapta bir şeyler eksikti. Kitabın duygusu bana çok az geçti. Jest’i çok sevdim bu yüzden daha fazla okumak isterdim. Kehanetin gerçekleştiği sahnede sanki Jest ana karakter değil de yan karaktermiş gibi iki sayfa da işlendi. Duygu yoğunluğu çok azdı. En fazla eleştirebileceğim nokta bu sanırım. Cath’in çaresizliğini çevresindeki kimseyle paylaşamaması, kimsenin onu anlamayacağımı bilmesi ve bu noktaya sürüklenmesi gerçekten üzücüydü. Benim için 10/10’luk bir kitap değildi. Kötü de değildi ama kitabı bitirince önceki duyumlarımdan dolayı beklentimi kitabın oldukça üzerinde tutmuş olduğumu fark ettim.
Kalpsiz
KalpsizMarissa Meyer · Artemis Yayınları · 20171,090 okunma
506 syf.
10/10 puan verdi
Hayatımda bu kadar efsanevi, bu kadar benzersiz kurguya sahip bir kitap okumadığımdan emin olarak başlayacağım. Ardından da bu efsanevi kurgu ve ona tam yakışacak şekilde yazılmış efsanevi karakterlere yakışacak bir yorum olmasını diliyorum. Umarım kelimelerim anlatmaya yeterli olur -çünkü hiç olacağını sanmıyorum.- (Bu arada hislerimi biraz
Kanadı Kırık Hüma Kuşu
Kanadı Kırık Hüma KuşuHatice Aykut · Herdem Kitap · 201981 okunma
Diğerleri yaşlanıp sona yaklaşırken ben elli yaşında çocukların sahip olduğu ayrıcalığa eriştim, adım adım ilerliyorum, hareketleri ve sevinçleri yeniden öğreniyorum.
Sayfa 141Kitabı okudu
Şu dünyada seni tanıyan seni önemseyen biri bile varsa o hayat güzeldir🥰 Sayılı zamanlar sona yaklaşırken en güzel en' im kızım beni neyin mutlu edeceğini hep bildi😍 O zaman alırım bir 45 🎂
Reklam
287 syf.
6/10 puan verdi
Nedense iki kitabın başka kişileri konu alacağını düşünmüştüm ama öyle değilmiş. Zaten ilk kitap sona yaklaşırken bazı şeyler daha açığa çıkmamıştı, bu şekilde kalacak falan zannediyordum.
Rebel Heart
Rebel HeartVi Keeland · 20187 okunma
İnsan sona yaklaşırken her şey gözünden düşmeye, ama bazı şeyler gözünde tütmeye başlıyor. Başa, başladığı yere dönmek istiyor.
Amerika’da geçici nüfus büyümesi sona yaklaşırken zihinle­re “yardıma ihtiyaç yok” tabelası asılmıştı. Ayrıca bu uyarı, Avrupa’dan gelen göçün kesilmesi için 1924’te sınırlara da ko­nulmuştu. Bu veda ifadesi ile Batı dünyasındaki ilerleme ümidi yıkıldı. Kısıtlanan göç, düşmekte olan doğum oranıyla birleşince ülkenin nüfus profili ve karakter yapısı üstü kapalı bir şekilde değişime uğradı. Bugün toplumsal hareketliliğe yeni yollar açan ve beceri isteyen nokta, malzemenin dayanıklılığından ziyade in­san “esnekliği” ile baş etme olmuştur.
Sayfa 160Kitabı okudu
“Ne yazık ki insanların çoğu yaşamlarının değerini ancak sona yaklaşırken anlarlar. Ivır zıvır yüzünden yakınıp dururlar. Her zaman mutsuzdurlar. Refah peşinde koşar, doymak bilmezler. Ceplerini şişirdikten sonra da başkaları yaşamdan daha çok şey koparmayı başardı diye sızlanırlar. Gerçek değerleri göremezler. Yaşanan her gün bir armağandır ancak bunu fark edebilenler sayılıdır. Fark edemedikleri için mutluluklarını ayaklarının altına alıp çiğnerler.
Sayfa 272Kitabı okudu
655 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.