Birçok meslektaşım size ölümün felsefi bir sorun olmadı ğını söyleyecektir. Spinozanın bizzat kendisi, bilgeliğin ya şama değil de ölüme dair bir düşünüm olmasının, sağlıksız ve biraz sapkınca olduğunu söyler. Ölüm hakkında bir kitap yazmak istediğimi söylediğim birçok Marksist arkadaşım bana: “Hadi canım, 1996’da, Aya gitmenin mümkün oldu ğu bu zamanda, heyecan verici bunca şey varken gerçekten yazacak başka bir şey bulamadınız mı?” diye yanıt verdi.
Yine de bir tanesi vardı ki bana: “Evet, elbette, herkes birilerini kaybetmiştir...” dedi. Felsefe tam da budur, aslında o kadar da faydalı olmayan şeyler yapmaktır.