Süreyya
@sryym
Öğretmen
Ilahiyat , Çocuk gelişimi
Ankara
13 Nisan 1996
64 okur puanı
Aralık 2017 tarihinde katıldı
Şu anda okuduğu kitaplar
Okuma Hedefleri
Bir kitap okudu
208 syf.
·
Puan vermedi
Kendini, bir erkeğe ya da kendine adamak yerine aşkın kendisi olarak güvenebilir, teslim olabilir ve kalbini açarak yaşayabilirsin.
Okur Takip Önerileri
Önce kendimi olduğum gibi severek, sonra da seni olduğun gibi severek aşkı deneyimlemeye and içiyorum. Ancak bunun da ötesinde senden, benden ya da ilişkimizden daha da geniş olan aşkım kendisi olarak açılmaya yemin ediyomm. Seninle iki bedenli bir Aşka katılmak istiyorum, böylece kainatın
kendisi kadar geniş olan ve herkesin kalbinin derinliğindeki özlem gibi can bulan Aşk için açılmayı öğrenebiliriz.
Aşksın, aşkla akan, aşk olarak parlayansın sen.
Bağımsızlık ve tatmin için sürdürdüğümüz bu anlamsız arayışı kavradığımızda; gerçek doğamızda rahatlayabilir, yaşadığımız anın açık, sevgi dolu ve sınırsız canlılığını tadabiliriz.Yakın İlişki öğretisinde, kadınla erkeğin arasındaki dans hiç durmaksızın devam ederken; kalbimiz huzuru kendi bütünlüğünde bulur.
Enerjinizin bir kısmını ayırıp onu
doğrudan, sevgiye adamayı öğrenmelisiniz. Bir sevgiliye, terapiste ya da kendi yaratıcılığınıza değil, kalbinizin derinliklerinde yatan sevginin gücüne teslim olmalısınız.
Artık mutlu, özgür ve sevgi dolu hissetmediğimizde,arayışa geçeriz. Aradığımız şey daha fazla güç, yaratıcılık, para veya daha iyi bir cinsellik olabilir. Ve her ne olursa olsun gerçek benliğimizin farkındalığından bir sapmadır.
Sevgi ayırmadan kucaklamakla birlikte karşı koymayı bilmeyen bir kalbin açıklığıdır. Korkunun olmadığı yerde sevgi doğar. Sevgi kaçınmak değildir. Sevgi farklılık olmadığını kavramak, mükemmel birlik, sen ve ben ayrımları olmaksızın birleşmektir.
Bir kadın
bir erkekte aşkın, doğruluğun, Tanrı'nın gerçekliği kadar harika şeyleri arar. Bunların dışında iletişim, ailesine ve arkadaşlarına düşkünlük gibi konulara yoğunlaşan bir erkek kadını baştan çıkartmayacaktır.
Oysa gerçek özgürlük kendi varlığımızın içindedir. Gerçek özgürlük varlığımızda yatmaktadır. Ne zaman olursa olsun, tek yapmamız gereken kim olduğumuzu bilmektir.Kim olduğumuzun asla deneyimlerle kuşatılmayacağını ya
da tehdit edilmeyeceğini; aksine ne kadar acılı ya da keyifli olursa olsun bu deneyimlere şahitlik edeceğini unutmamalıyız. Bizler, tam da şu an zaten özgürüz. Ancak bu özgürlüğü ayrıntıların içinde kaybolmak yerine sadece ve sadece kimolduğumuzu keşfedebilirsek hissederiz. Ve bu "kim olduğunu bilebilme" yetisini Yakın ilişki öğretisi içerisinde geliştiririz.
Hayatınızda ne yasarsaniz yasayın gerceklige ulasmadan geri dönmeyin. Ardından hayatınızı ve ilişkilerinizi bu gerçeklik duygusuyla yeniden dengeleyin. Artık hayatınıza uygun olmayan şeylerin çıkmasına izin verin. Hayatınızın gerçeği olarak karşınıza çıkan tüm yönleri tereddüt etmeden kabul edin.
Yogun ilgiye sevgiye karşı bağımlılık gelistirdiginizde artık hep o konforun içinde ve iyi hissetme deneyiminde kalmak istersiniz fakat bakarsınız ki birden bire değişmiştir her şey artık mesajlar eskisi kadar sık sık ve yoğun değildir. Her çağrınıza çalar çalmaz ulaşan kişiye artık saatlerce ulaşamaz oluyosunuzdur, hayatındaki öncelikler değişmiş gibidir artık daha meşguldü müsait olmadığı zamanları daha fazladır.
