“Hayatın anlamı, onun gerçek içeriğiyle değil, onu yaşadığımız biçimle ilgili bir sorundur.”
“Eğer insan umudunun boşa çıktığı deneyimini yaşamasaydı, umudu nasıl daha güçlü ve bastırılamaz hale gelirdi? İyimser bir düşçü olma tehlikesinden nasıl kaçınabilirdi? Ancak öte yanda, umut çoğu kez öylesine baştan sona kırılıyor ki, insan hiçbir zaman onu tekrar bir araya getirmiyor.”
“Her zaman ölecek olduğumuzun farkında değilizdir, ancak ölecek olduğumuz tecrübesinin ışığı altında bütün hayatımız farklı yaşanır.”
Reader Follow Recommendations
“Birini sevmeye başlamak epey büyük bir girişim. Enerji dolu, cömert ve kör olmanız gerekir. Hatta ilk başta bir uçurumdan atlamanız gereken bir an vardır: Eğer düşecek olursanız, yapamazsınız.”
“Sınırlar kadar hiçbir kısıtlamadan sıkılmadım ve kendi sınırlarım içinde sınırsızlığımı kurdum. Hiç değilse bana özgü bir sınırsızlık, kendi suskum, kendi çığlığımın sınırsızlığı.”
“Her sevginin başlangıcı ve süreci, o sevginin bitişinin getireceği başlık ve yalnızlık ile dolu. Belirsizlikler arasında belirlemeye çalıştığımız yaşam gibi.”
“Yine de uzun bir süredir, hayatımın durdurulamaz bir şekilde parmaklarımın arasından akıp gittiği duygusuna kapılıyorum. Son iki aydır içimde hissettiğim, yaşama yeni bir yön verme dürtüsü giderek güçleniyor. Bir şeyleri değiştirme arzusu, karşı konulmaz bir baskıya dönüşüyor çünkü neyi, nasıl değiştirmem gerektiği hakkında hiçbir fikrim yok. Gerçeğin tamamı bu değil. Arada bir içimde beliren umut kırıntısı geride bir parıltı bırakıyor.”
“Kötülük, geceleri yok olmaz ya da kenara çekilmez. Bizler kötülüğün yeryüzünden silindiği bir sabaha gözlerimizi hiç açmayacağız. İnsan yaşamının amacı hatalardan kaçınmak ya da lekesiz bir arma göstermek değil, kaderimizin ortaya çıkardığı meydan okuyuşları karşılamak ve özgürlük içinde meydan okuyacaklarımızı seçmektir.”
“İnsanlar haklı olarak terapiste gelirler; çünkü içsel olarak esir düşmüşlerdir ve özgür olmayı özlemektedirler.”
“Eğer bütün anksiyetemizden kurtulmayı başarırsak, kendimizi yaşamın ve basitçe yaşamda kalmanın en yapıcı uyaranından da mahrum kalmış buluruz.”
“Nereye saklansak beyhude. Hangi kovuğa, hangi servete, hangi makama gizlensek boş. Sonunda o kaçıp durduğunuz ölüm gelip sizi bulacaktır.”
“Yaşamak yorulmaktır. İnanmak cesaret ister: olmak cesareti. Yola çıkmak, Kierkegaard’ın dediği gibi, kaygıyı çoğaltmaktır, yola çıkmamaksa kişinin kendi benliğini yitirmesi. Yola çıkmak kendinin farkına varmaktır, kendini bilme çabasıdır.”
“İnsanın sessizce yaşayacağı bir histir keder, içe doğru derinleşme sağlayan, insanı manevi yönden olgunlaştıran, dünyanın kırılganlığını ve geçiciliğini duyuran bir his.”
“Keder bize her şeyin sahibi olmadığımızı, zamana hükmedemediğimizi, hayatı keyfimizce yönetemediğimizi gösterir. İnsan aciz, varlık kırılgan. Bu dünyada yalpalayan varlığımız ancak ümidin ve anlamın kılavuzluğunda sükûn bulabilir. Anlatacak bir hikayemiz, yularımızı bağlayacağımız bir aidiyet, bize yön ve ufuk tayin eden bir anlam olduğunda ışıklanır hayat. ”
“Denemediği bir şey kalmayan insan, acaba bir gün insan olmayı deneyecek mi?”
