Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ş. Şirin YILDIZ

"Her insanın yaşamı, onu kendine götüren bir yoldur, bir yol denemesidir, bir yol taslağıdır. Hiçbir insan yüzde yüz kendisi olamamıştır, ama yine de herkes gücü yettiğince ilerler bu yolda, kimi biraz daha gözü açık kimi biraz daha gözü kapalı."
Sayfa 14 - Can YayınlarıKitabı okudu
Reklam
"Uzun zamandır düşünüyorum da, eğer bir gün imha tek­niklerinin giderek etkinleşmesi türümüzün dünyadan sili­nip gitmesiyle sonuçlanırsa, bunun asıl sorumlusu ne zulüm, ne bu zulmün ortaya çıkardığı öfke, ne de öfkenin neden oldu­ğu misilleme ya da intikamlar olacaktır. Asıl sorumlu, modern insanın sorumluluk almaması, tepkisizliği ve hatta itaatkarlığı olacaktır. Bugüne kadar görmüş olduğumuz ve gelecekte da­ha da fazlasını göreceğimiz vahşet, dünyada isyancıların, asi­lerin ve ehlileştirilemeyecek insanların sayısının arttığının de­ğil, tam aksine itaatkar ve uysal insanların sayısının arttığının göstergesidir."
"Şunu hafıza­na kazı, evlat: Dünya dört şeyin üzerinde durur ... " iri eklemli dört parmağını kaldırmıştı. " ... Bilgelerin ilmi, yücelerin adaleti, haklıların duası ve yiğitlerin cesareti. Ama hükmetme sanatını bilen bir hükümdar olmadan ... " Parmaklarını indirip yumruğu­nu sıkmıştı. " ... Bunlar hiçbir işe yaramaz. Bunu bağlı olacağın ilim haline getir!"

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Geçmişe gidebilseydiniz kiminle buluşmak isterdiniz?
Sayfa 8 - Epsilon yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Dünya, ıssız yaslı bir ev gibi görünüyordu gözüme ve ben bağrımda bir acı duyuyordum: Evin bütün odalarını yalın ayak dolaşmak zorundaydım sanki.
Sayfa 51 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Bugün boştu kalbim ve çalılar bitkiler o zamanlardaki büyülü kokularını yitirmişlerdi, anlıyordum.Servilerin arasında boşluklar, fasılalar belirmiş, tepeler kavruklaşmıştı. Ben eski ben değildim; çağırsaydım getirseydim de konuşsaydım onunla, duymaz anlamazdı beni. Yüzü eskiden tanıdığım bir adamın yüzü olurdu da benim yüzüm olmazdı, benim bir parçam bile olmazdı.
Sayfa 51 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Güneş, duvar gölgelerinin kenarlarından bir kısmını altın bir ustura gibi kesip alıyordu. Eski, ağarmış duvarlar arasında sokaklar uzuyordu. Sessiz, dilsizdi her şey. Sanki bütün unsurlar, yakıcı havadaki kutsal huzur kanununa, sessizliğin kanununa saygılıydılar. Her yerde gizli sırlar olduğu seziliyordu, öyle ki ciğerlerim solumaya cesaret edemez olmuşlardı.
Sayfa 50 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Biraz düzelince çekip gitmeye karar verdim. Gideyim, kaybolayım dedim, öleceğini anlayan uyuz bir köpek gibi, öleceğine yakın bir yerlere saklanan kuşlar gibi.
Sayfa 49 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Dayanılmaz bir şeydi bu: Gördüğüm, aralarında yaşadığım insanların uzağındaydım ya, bir dış benzerlik, hem uzak, hem de çok yakın bir benzerlik, beni gene de onlara bağlıyor, ancak hayatın ortak ihtiyaçları, duyduğum şaşkınlığı azaltıyordu.
Sayfa 49 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Uzun zamandır bende, diri diri dağılmakta, parçalanmakta olduğum duygusu belirmişti. Yalnız cismim değil, ruhum da, aralarında bir uyuşma olmaksızın, kalbimle sürekli zıt gidiyorlardı. Garip bir dağılma ve bölünmeden geçiyordum sürekli. Bazen bir şey düşünüyor, buna kendim de inanmıyordum. Bazen içimde kendime karşı bir acıma duygusu beliriyor, ama aklım ayıplıyordu beni. Birisiyle konuşsam, bir şey yapsam, türlü konularda söze karışsam gönlüm başka yerde oluyordu, aklım başka yerde, ve ayıplıyordum kendimi. Dağılan, çözülen bir kitleydim ben. Sanki ben hep böyleydim, böyle de kalacağım: acayip, biçimsiz bir karışım...
Sayfa 48 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Bana öyle geliyordu ki, ben şimdiye kadar kendimi tanımamıştım. Şimdiye kadar tasarladığım haliyle dünya, değerini yitiriyor, geçersizleşiyordu; gecenindi söz; dünyanın yerine gecenin karanlığı hüküm sürüyordu' (bana öğretmemişlerdi geceye bakmayı, geceyi sevmeyi).
Sayfa 48 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Acaba bir baştan bir başa hayat, gülünç bir kıssa, inanılmaz ve ahmakça bir masal değil midir? Acaba benkendi masalımı yazmıyor muyum? Fakat masal, her anlatanın, miras aldığı ruh durumunun sınırları içinde, tasarlayıp da eremediği dilekler için bir çözüm, bir kaçış yolu ancak.
Sayfa 47 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Odamı sınırlayan dört duvar arasında, varlığımı ve düşüncelerimi kuşatan hisarın içinde ömrüm azar azar eriyor bir mum gibi, hayır, yanlışım var, ömrüm bir oduna benziyor, ocaktan düşen bir oduna: öteki odunların ateşinde kavrulmuş, kömürleşmiş, ama ne yanmış, ne olduğu gibi kalmış bir oduna benziyor. Fakat diğerlerinin dumanından, soluğundan boğulmuş.
Sayfa 38 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Canlılar dünyasıyla aramdaki bağlar koptu kopalı, önümde biriken şeyler geçmişin anıları her halde. Geçmiş, gelecek, saat, gün, ay ve yıl hepsi aynı şey. Değişik dönemler, çocukluk, gençlik, ihtiyarlık, benim için boş sözlerden başka bir şey değil bunlar. Bunlar sıradan insanlar için, ayaktakımı için, evet işte aradığım kelime, ayaktakımı için, ki onların hayatları senenin mevsimleri gibi belirli mevsimlere, dönemlere bölünmüştür ve onlar, hayatın ılımlı kesimlerinde güvence altındadırlar. Hayat bana tek ve değişmez bir mevsim oldu hep. Bu hayat bir soğuk bölgede ve sonsuz bir karanlıkta geçti âdeta, öyle ki bağrımda hep aynı alev vardı ve o beni bir mum gibi eritti.
Sayfa 38 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
787 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.