Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
2.Çağdaş
Zaman akıyor, zaman su gibi kaçıyor.
Avesta yayınlarıKitabı okudu
Reklam
“Zaman bana da bir nehir gibi geliyor. O nehirde yüzüyorum, sular akıyor; ama hangi damla arkamda, hangisi önümde; nehir mi hızlı akıyor, ben mi; su mu önüme geçiyor, arkamda mı kalıyor anlayamıyorum, gerçek olan tek şey sonsuz bir akış.” ---
Sayfa 215Kitabı okudu
Yok Gibi Yaşamak
Boğuk bir bakışın oluyor senin Bir girdap derinliğinde kayboluyor gibiyim Yok gibi yaşamak bu kalkıp kurtulmak gibi Durma bana türkü söyle anadolu olsun Susuz dudak gibi çatlak olsun Karanfil gibi olsun kara çiçek gibi solgun yüzün Durmadan akıyor kalbim ayaklarına bana karanlık bakma Ağıyorum bir karanlık karayel saçlarına Çekme ülkemden nar yangını gözlerini Beni bu kentten kurtar beni yalnız ko git beni Arıyorum arıyorum o ilk çağ ırmaklarında sedef ellerini Susmam seni ürkütmesin içimde çağlar var bilmelisin Katı bir yalnızlık bu bilmelisin Kaçmam kendimi bulmam ben senden yoksunum iyi bilmelisin. Şu yalnızlık çıkmazında önümde niye sen varsın Niye her şey bir anda kayıyor sen kayıyorsun Kalbim niçin bu kadar yabancı sen niye yoksun Birsam yüklü geceleri içimden atamıyorum Niye bunları bir anda unutamıyorum Hadi tut elimden gök gibi ölü kadar yalnızım.
Sayfa 60 - iz yayıncılıkKitabı okudu
Saniyeler dakikalar saatler derken Günler su gibi akıyor kardeşim Bir yanda ders kitapları bir yanda kalbim Şaşırdım kaldım
Sayfa 39
Saniyeler dakikaler saatler derken Günler su gibi akıyor kardeşim Bir yanda ders kitapları bir yanda kalbim Şaşırdım kaldım
Reklam
İnsanlar gelip geçiyor. Geçip gidiyor. Hayat önümden bir nehir gibi akıyor. Ne çok insan var diye düşünüyorum bu şehirde. Ne çok hayat. Ne çok hikaye. Ne çok telaş, korku, umut, endişe, ne çok gelecek ve hiç gelmeyecek ne çok gün, gece... Bir anda bitiyor oysa her şey, sözleşmeler feshediliyor, dükkanlar kapanıyor, şirketler iflas ediyor, bir anda işten kovuluyor insanlar, birbirlerini terk ediyorlar anlamsız sebeplerle ve sonra başka insanlara koşuyorlar, başka işlere, başka evlere taşınıyorlar. Yeni hayatlar kuruluyor kolayca, yeni başlangıçlar, umut hep. Hep b*ktan beş para etmez bir umut. Neyi arıyorsun, neyi bulacaksın? Bulursan yetecek mi, avunacak mısın bulduğunla bir ömür? Şu da olsun başka bir şey istemiyorum yalanına kaç kez inanacaksın? Nasıl olacak da dinecek aramak ve bulmak arzusu?
Sayfa 155 - Birdenbire biter bir günKitabı okudu
Hayatım trajik bir biçimde alaşağı oluyor. Gelgelelim şu an sonsuz bir yavaşlıkla, saat saat, dakika dakika, damlarcasına akıyor. Her zaman şekerin erimesini, anıların silinmesini, yaranın kabuk bağlamasını, güneşin batmasını, sıkıntının dağılmasını beklemek gerekir. Bu iki ritim arasında ne tuhaf bir kopukluk var. Günlerim benden dörtnala uzaklaşıyor ve ben günbegün mum gibi eriyorum.
Sayfa 62 - EverestKitabı okudu
Anne ....Eczacıydı aynı zamanda... - Gözüm morardı. - Gel, patates basayım. - Kepeklerim çoğaldı. - Otur, zeytinyağı süreyim. - Arpacık çıktı galiba.
Sayfa 54 - Kırmızı Kedi (PDF)Kitabı okudu
* Şu insanoğlunda öylesine bir güç var ki tükenmiyor, çürümüyor, ölmüyor, toprak gibi, ışık gibi, su gibi... *
Sayfa 255 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.