Meğer içlerinde çok değerli olanlar da varmış. Bizim gözümüzde hepsi birbirinin aynı değil mi? Bilmiyorsun işte, o kadar boşuna okumuşsun Selim. El feneriyle tutulunca anlaşılırmış kıymeti, dışardan bakarak belli olmazmış. Işığı gördüğünde nasıl da cam gibi parlıyor şaşırmamak elde değil. Gerçi değerli olsa ne değişecek ki, bizim deli oğlan sarı safir bulmuş, onu da diğerleri gibi fırlatıp atmış sektireceğim diye. Sabrımı dener gibi...
Özellikle İsrail'in son saldırısını anlattıkları ''23''ü mutlaka dinleyin. Bombayla yıkılmış harabelerin arasında çekmişler klibi. Nike yazan tişörtün üzerine sardığı kefiyeyle ''Arapça rap'' söyleyen bu genç bakalım neler anlatacak size.
Ama onlar müzikle protesto ediyor. İsrail'i de, Hamas'ı da, El-Fetih'i de. Herşeye karşı onlar. En çok yüz çevirenlere. Bir parçalarında soruyorlar: ''Ne yaptık size?''
Çeviri yapan arkadaşa dur dedim. Yalnızca seyredeyim. Elleri, kolları, yüzleri yeterince anlatıyor bana. Kızgın değiller aslında. Sadece yalnızlar. Bir açık hava hapishanesinde yaşadıkları hayata isyan ediyorlar. Kapatın gözlerinizi, kalbiniz götürecek sizi. Bazıları silahla savaşır, biz kelimelerle, diyorlar.