Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
464 syf.
8/10 puan verdi
·
28 günde okudu
Merhaba... 3 ciltlik "Güç Odakları Serisi"nin ilk kitabını bitirdim. Serinin ilk kitabı Osmanlı Devleti'nin kuruluşundan Cumhuriyet'e kadar olan dönemdeki güç odaklarını, bu odakların birbirleriyle olan mücadelesini ve bu mücadelenin devlete olan yansımalarını bize gösteriyor. (32 bölümden oluşan kitabın ilk bölümü Osmanlı Devleti'nin
Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesi
Osmanlı’dan Cumhuriyete Güç Odaklarının Mücadelesiİlker Başbuğ · Kırmızı Kedi Yayınevi · 2018198 okunma
Çin'e giden heyetten Kolağası Nâzım Bey, dönüşte Sultan II. Abdülhamid'e sunduğu raporda o günkü müslüman nüfusunu elli bin olarak zikretmektedir Sultan II.Abdülhamidin, Dünya'nın neresinde bir müslüman topluluk varsa, onları Hilâfet merkezine bağlamak üzere oralara propagandacı hocalar göndermiş olduğu çok bilinen bir gerçektir. Üstelik Çin Osmanlı münâsebetlerinin Doğu Türkistan'la alâkadar olmak sebebiyle Sultan Abdülaziz devrinde başlamıştır ki, bu münâsebetlerin tafsilâtını başka bir eserimizde anlatmış bulunmaktayız.
Sayfa 170Kitabı okudu
Reklam
Nasıl 93 Felâketi, Sultan Abdülaziz'in tahttan indirilmesinin (1876) neticesi ise, Balkan Felâketi de, İkinci Abdühamid'in tahttan indirilmesinin (1909) neticesidir. Her iki darbenin de ardında İngiltere vardır ve her ikisi de, bazı Osmanlı devlet adamları ve subaylarına çengel atılarak icra ettirilmiştir.
Sayfa 199
Konya Milletvekili Refik Koraltan ve arkadaşlarına verdirilen kanun teklifi ile tekke ve zaviyelerle birlikte bütün türbeler de kapatılmıştı. Bu sebeple türbeler perişan ve bakımsız bir hale geldi. 30 Mart 1950'de türbelerle ilgili yasaklar yavaş yavaş kalkmaya başladı. İlk aşamada İstanbul'da Mustafa Reşid Paşa, Gazi Osman Paşa, Barbaros Hayreddin Paşa, Kanuni Sultan Süleyman ve Yavuz Sultan Selim ardından da Bursa'da Osman Gazi ve Orhan Gazi'nin daha sonra Mimar Sinan'ın, Fatih Sultan Mehmed'in türbesi ziyarete açıldı. Sultan Abdülaziz ve II. Abdülhamid'in de yatmakta oldukları II. Mahmud Türbesi'nin ziyarete açılması ise 1984 yılını bekleyecektir.
Sayfa 256 - Timaș YayınlarıKitabı okudu
Sultan Abdülaziz'in oğlu Abdülmecid Efendi Büyük Millet Meclisi Hükümeti'ne ve Anadolu Hareketi'ne karşı sempatisi olan bir hanedan üyesiydi ve halife seçildi.
Sultan Abdulaziz bir askeri heyeti çeşitli hediyeler ve bir miktar silahla birlikte Kaşgar'a yolladı. Burada yapılan törenle Yakup Bey'e Osmanlı Devleti tarafından "emir" unvanı verildi. Yakup Bey'in emriyle Doğu Türkistanda hutbeler Sultan Abdullaziz'in adına okunmaya başlandı. Yeni basılan paralara Halife olarak Osmanlı sultanının adı yazdırıldı. Ancak tüm bu yakın ilişkilere rağmen Yakup Bey Osmanlı Devleti'nden beklediği yardımı göremedi. Çünkü 1853-1856 Kırım Savaşı'ndan sonra Osmanlı Devleti mali olarak oldukça zayıflamıştı.
Sayfa 416 - Yeditepe YayıneviKitabı okudu
Reklam
Özellikle II. Mahmud, oğulları Sultan Abdülmecid ile Abdülaziz Han ve Sultan II. Abdülhamid Han bu topraklarda birçok hizmetlerde bulunmuşlardır.
Sultan İbrahim Han (1640-1648)
Osmanlı hanedanının bir bakıma ikinci kurucusu da sayılan Sultan İbrahim hakkında bazı tarihçilerin ortaya attığı "Deli" lakabı tamamen uydurmadır ve Karaçelebizade Abdülaziz Efendi'nin bir iftirasıdır.
Sayfa 227 - Çamlıca Basım Yayın
Sonradan yapılan itirafa göre katiller, Sultan Aziz'in odasına girip öncelikle kapıyı kilitlemişlerdi. İki harem ağası (Reyhan ve Râkım Ağalar) kapıyı tuttular. Kısa bir boğuşmadan sonra Fahri bey, Sultan Aziz'in kollarını arkadan tutarken Cezâyirli Mustafa ve Boyabadlı Mehmed Pehlivanlar, padişahın dizlerine oturdular. Yozgatlı Mustafa Pehlivan ise keskin bir çakıyla, hükümdarın bilek damarlarını kesti. Süratle işlerini gören katiller, pencereden bahçe yoluyla kaçtılar. Bir müddet sonra ve gürültüler üzerine oraya gelen Valide Sultan oğlunun kanlar içinde yattığını görüp ağlamaya başlayınca saray halkı Sultan’ın odasına toplandı. Devlet ricalinden olay yerine ilk önce, Kuzguncuk’taki yalısında bulunan Hüseyin Avni Paşa geldi. Daha ölmemiş olan Sultan, Hüseyin Avni’nin emri ile saray karakolunun kahve ocağına götürülüp ot bir sedire yatırıldı. Can çekişen Abdülaziz Han’ı tedavi için hiçbir müdahalede bulunulmadı. Hüseyin Avni, Midhat ve Rüşdü Paşa’nın gözleri önünde vefat eden Sultan’ın üzerine eski bir perde örtüldü ve doktor çağrıldı. Doktorlar, Sultan’ın vücudunu muayene etmek istediklerinde Hüseyin Avni:”Bu Ahmed, Mehmed Ağa’nın değil bir padişahın cenazesidir, her tarafını açtırıp size gösteremem!” diyerek mâni oldu.
Sayfa 228 - Timaș YayınlarıKitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.