'' Herkes sabah uyanır ve kalkar. Alim ilmini, zahid zühdünü, tacir ise ticaretini arttırmanın peşine düşer. Ebul-Hasan ise bir kardeşinin gönlüne mutluluk ve huzur ulaştırmanın, gönlünün hoş etmenin derdindedir. ''
İnsan sadece başarılı olduğunda değil;başarısız olduğunda, her işi eline yüzüne bulaştırdığında, işten kovulduğunda, terk edildiğinde, beceriksizliğinde, yanlışlarında ve bir dikiş tutturamaması halinde de insandır ve değer görmeye, ilgi görmeye, sevilmeye, kabul edilmeye layıktır. Psikoterapinin büyük isimlerinden Albert Ellis buna 'kendini koşulsuz kabul etmek' diyor. İşler yolundayken değil, hiçbir başarın yokken, çevrene faydasız, eğitimsiz ve bitik haldeyken bile kendimizi kabul etmemizi öğütlüyor. Koşullara bağlı olmadan, pazarlık malzemesi olmayacak bir kabul.