Kim maziyi değiştirmeden anlatabilir ki? Kelimeleşmeyen "zevk-i tahattur" , bir rüya kadar soluk ve fani. Ama yaşayan insanla, hatırlayan insan aynı mı?
Hastalık gafleti dağıtır, âhireti düşündürür, ölümü tahattur ettirir, öylece hazırlanır. Bazı öyle bir kazancı olur ki; yirmi senede kazanamadığı bir mertebeyi yirmi günde kazanıyor.
Mustafa Kemal Atatürk de, bu neticeden büyük bir memnuniyet duymuş, 3 Ağustos 1932’de Cumhuriyet gazetesine özel bir demeç vermişti. Fotoğraf albümüne konulmuş bu gazete kupürünü seslice okumaya başladı Resmiye Hanım:
“Türk ırkının necip güzelliğinin daima mahfuz olduğunu gösteren dünya hakemlerinin bu Türk çocuğu üzerindeki