İşte size, sonsuza kadar hiç değişmeyecek, gerçeğin ve hakikatin tek gerçek bilgisi!
Ne kadar bilirsen bil, ister evliya ol ister alim, ister ulema ol, ister felsefeci, ister bilgin.
İsterse tahayyül-i idrakin sonsuzluğu sağ eliyle kucaklasın.
Bugün doğru bildiğin, yarının hakikate giden yolda, gerçeğin ağaç kolları gibi kurumaya mahkum, devri
Dost
Gidecek yerin de var,
Konuşmalık dostunda,
Dinleyecek kulağım,
Ağlamalık omzumda...
Nasıl gidilir kalbine, tarif et çıkayım yola
Usanmadan arayayım yıllarca
Rüya gibisin, hep kal yanımda
Eller Eller... Yıldırım Gürses
Ellerimiz var, çünkü ellerimiz falcıların elinde okunmak için değil, âmâlar gibi okumak, ahrazlar gibi konuşmak için var.
Göz ve dil gelmedi bugün.
Onların sıralarında eller oturuyor.
Ellerimiz bir yüzü tarif etmek için dokunuyor, ellerimiz bir sözü tarif etmek için oynuyor.
Posta Kutusundaki Mızıka
open.spotify.com/track/3t8f7D7YR...
Aşk nedir?
Sevmek sevilmek midir?
Aşka yenilmek midir?
Yoksa her yattığında onu düşlemek midir?
Göz göze geldiğinde çocukça gülmek midir?
Söylesene sevgili senin gözünde aşk nedir?
Aşkı tarif et bana içinde sen ol ama.
Ben severken terk ettin gözümde yaş var hâla,
Sevgi nedir bilmedin.
Ben sevdim, sen değmedin...🥀
DÜNYAYA Bİ BAK
işi bilene HURİ var NURİ de yemyeşil çayırlarda çiçekli bayırlarda
ırmaklarda var denizlerde
MELEK var ŞEYTAN da , ŞARAP var ELMA da
CENNET böyle tarif edilmiyomu size
HALA cennet hesabı yapıyosunuz
bu dünya CENNET anlayabilene zaten CENNETTESİN işte
Dünya ana değmez ki cefasını çeke adem
Vaktinde gelmeyen hiçbir şeyin önemi yok…
Aslında insanın insanda ziyan olduğu an…
Hiç oluşu.. Yok oluşu..
Bunlar hep O gelmeyişten kabre kadar devam eder…
Bulamayış..
Olamayış..
Tamamlanmadan Tüm olmadan..
Yarım yamalak kalış..
Dünyanın bir cife…
Karanlıkta tenha yerlerde göründüğü zannedilen korkunç varlık
Dünya..
dön insan karanlıktan ışık var