Hayatta dışlananların, çoğunlukla hem yürekten hem bedenen acı çekenlerin derdini dert edinen öyküler. Bu öykülerde anaların gözü yaşlı hep. Çünkü ağlarsa anam ağlar gerisi yalan ağlar demişler. Bazılarının ise ne anası var ne babası. Bu kadar eleme ve kedere rağmen, arabeks bir tarafı yok öykülerin ilginç bir şekilde. Belki de bu yüzden okurken hikayelerin içine girebiliyor onlarla birlikte doğuştan eksik oldukları olguları arıyorsunuz karakterlerle birlikte. Bazen buluyorsunuz aranan sevgiyi, bazen de “yuvan olmasın hakikaten Adem”diye söyleniyorsunuz. En çok beğendiğim öykler: Evde Bekleyen Biri, Eve Hoş Geldin, Yuvan Olmasın Adem ve Tavuk Hanım öyküleri. Kaleminize sağlık Polat Özlüoğlu
"Bir şey vardı çözülmeyi bekleyen, gizemli şeyler oluyordu, kimin dost kimin düşman olduğunu anlamanın çok zor olduğu bir süreç yaşanıyor gibiydi. Uyanık olmak ve oyuna gelmemek gerekiyordu." #alinti
Tarihî boyunca gizli ve açık düşmanlar ile mücadele eden ve etmeye devam eden ülkemizin içinde bulunduğu durumu anlatan bu cümle kitap
Uzun süre sonra elim yine bir Japon klasiğine gidiyor.
Yine kendini hızlıca okutan bir hikaye. En sevdiklerime girer diyemem ama uzun bir okuma tembelliğinden kurtulmak için veya çok yoğun okumalar yapmaktan sıkılınca okunabilir. Japon kültürünü tanımak bana eğlenceli geliyor. Biraz uzak doğuya el atmak gerekiyordu bence artık. @ithakiyayinlari bize yol gösterdi ve çok da güzel oldu. Çevirisini beğendiğimi ve dipnotları öğretici bulduğumu da ekleyeyim.
Bu klasik, Japon Klasikleri serisinin ilk kitabı. Yine bu seriyi de sırayla okuyayım diyorum gittiğince. Uzak Doğu Tarihi ile ilgili de bir kitabım var onunla birlikte çok manalı olacak .
Kitapta ne anlatılıyor? Bazı talihsiz olaylar sonrası tefeci, evli bir adamla yaşamak zorunda kalan bir kadının yoldan geçen bir öğrenciye aşık olması ve olanlar.
Böyle bakınca sıradan bir aşk hikayesi gibi ama bence değil. Çeşitli bilinç akışları tekniği ile hem adamın, karısının ve diğer kadının ruh hallerini iyi yansıtmış. Karakterlere çok yönlü bakabildiğimiz bilinç akışıyla yazılmış her şeyi okuyabilirim.
Seriye başlamak için de iyi bir kitap bence
Bu kitabın sonunda kendimi bi yerlerden atmak isteyeceğimi biliyodum
(Başlangıç olarak, incelemenin uzunluğu şuan ki duygularımın yarısını bile ifade etmiyo)
Bu incelemede kitabın konusundan falan bahsetmicem çünkü 3.kitaba kadar geldiyseniz muhtemelen genel hatları biliyosunuzdur.
Ben şuan seri ve karakterler hakkındaki genel duygularımdan bahsetmek istiyorum.
Daha önce neden okumadığım hakkında en ufak fikrim yok
245 syf.
10/10 puan verdi
Zamanı bilinmez, insanın kendisine, çevresine yabancılaşarak; mutsuz, umutsuz, karamsar ve bohem bir bakış açısına sahip olduğu tarih evresinden beri bu huyları hem şiirde, hem öyküde hem de tiyatroda ana konu maddesi olarak değerlendirilmiştir. Bunlar klasik bir özellik taşırken aynı zamanda modern bir kimlik de taşırlar. Çünkü insanın
Kitapta altı farklı hikaye üzerinden, hem anne babalara hem de çocuklara sağlıklı beslenme üzerine güzel ipuçları verilmiş. Çocuk en çok görerek öğrenir, o yüzden evvela bizim beslenmemize dikkat etmemiz gerekiyor. Ama bununla beraber, çocuk ve beslenme ilişkisini ailelerin keyifli vakit geçirdiği anlara dönüştürmek mümkün.
Bir hikayede dondurma gibi çocukların çok sevdiği bir besini nasıl sağlıklı yapacağımıza dair bir tarif var. Başka bir hikayede ise bal gibi sağlıklı bir besinin nasıl üretildiğini, nereden geldiğini bilirlerse çocukların ilgisini daha çok çekebileceğini görüyoruz. Diğer hikayeler de böyle bilgileri eğlenceli kurgularla aktarıyor okura.
Yeni neslin farklı olduğunu, daha çok sorguladıklarını ve aslında öğrenmeye meraklarını görüyoruz. O zaman bu ilgilerini neden sağlık için kullanmasınlar. Böyle güzel içerikleri olan kitaplarla dikkatlerini çekmek mümkün. Hatta okuyup ailelerine neden biz zeytin yakalama yarışması yapmıyoruz diye sormalarını çok isterim. Hem keyifli hem de faydalı bir içerik, kesinlikle tavsiye ederim.
