Azıksızım, can boğazıma geldi, beni doyur; diyorum. Ya! Demek hâlâ ölmedin, hâlâ candan söz açacak kudretin var, diye, sitemlerin en acısını revâ görüyorsun.
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları
Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İn cecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin
I.veda neziri
sözün harfi bağışlamadığı yerden geldim
sabır telkin eden ayaklarımı unutup
taşın ve suyun uzağına geldim
oysa erkenmiş daha
ceplerimi sökerek ayrıldığım kendimden
ne kadar uzak düşsem
》Kitabın önsözünde, "Bendeki şiir; önce bir damlaydı. Rahmetli babamdan geldi, anamda biçimlendi, özlendi, bütünlendi." diye anlatıyor şiir serüvenine başlangıcını Ümit Yaşar. Küçük yaşlardan itibaren başlayan ilgisinin onu kocaman Ümit Yaşar yapması çok kolay olmamıştır herhalde.
》Sözünü ettiği damla, ailesindeki sıkıntılı durumlar,
Yıl 1915 bundan 96 yıl evvel Çanakkale savaşı oldu, düşmanlar denize döküldü. Taş taş üstünde kalmadı. Düşmanlar askerler öldü bitti ama yer yer hala bazı yerlerde savaş devam ediyor. Bilecik vilayetinin tren istasyonunda bir tren askerlerle hış hış dolu. Sonbahar havası soğuk, şimşeklerin çatıp çakıp yüzünü aydınlattığı bir gecede yaşlı bir Türk
Cengiz Aytmatov
Büyük usta Cengiz Aytmatov'un çıraklık eserlerinden biri diyebiliriz Cemile için. Kronolojik olarak da böyle zaten... Diğer kitaplarını okuyanlar aradaki farkları kendileri de rahatlıkla keşfedebilirler. Biraz kısa biraz da yarım bırakılmış gibi geldi bana... Kitabın başında tek tek karakterleri tanıyoruz. Anne karakterine özellikle geniş yer verilmiş. Ancak sonra bu karakterler bir anda kaybolup gidiyor. Üç kişi kalıyor geriye. Aytmatov burada hızlıca aşk öyküsüne geçiş yapmak istemiş olabilir. Ancak ilk bölüm biraz daha uzun tutulabilirdi.
En son bölüm de bana göre aceleye gelmiş. Danyar ve Cemile arasındaki aşkı biraz daha meşru kılmak için alelacele Sadık karakteri tek bir paragrafta sarhoş ve karısına değer vermeyen biri olarak gösterilmiş. Oysa biz Beyaz Gemi'deki Orazkul karakterini tanımış ve ondan nefret etmiş okurlar olarak Aytmatov'un karakter yaratmadaki ustalığını çok iyi biliyoruz...
Nihayetinde, bir Aytmatov eserinden daha bu duygularla ayrılıyorum. Aragon'un attığı taşı kuyudan çıkardım çıkarmasına ama o taş açıkçası benim elimi yaktı biraz... Oysa ki ne kadar güzel, rengarenk, ışıl ışıl bir taştı...
CemileCengiz Aytmatov · Elips Kitap · 200532,6bin okunma
…ve güz geldi ömür hanım. dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. yağmur ha yağdı ha yağacak. incecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin.
hüznün bütün koşulları hazır. nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı…
ve
Ne desem, basıl başlasam?
Birinci kitabı okuduktan hemen sonra ikinciye başladım. Okurlar bu kitabın daha durgun geçtiğini söylemişler, buna hiç katılmıyorum. “Bazı insanların hayatına daha çok değinilmiş” yorumları yapılmış. Fakat bu hayatı anlatılan, diyaloglarına yer verilen insanlar, İnce Memed’in tam da hayatının merkezi değil mi? Bence öyle.
Öte yandan Memed’in Hatçe’ye olan aşkından dolayı, bir daha sevda defterini açacağını sanmıyordum. Bu beni şaşırttı. Zaten yaşadığı tam bir sevda mı? Tartışılır bence.
Eserde başımıza vura vura, gözümüze soka soka işlenen bir duygu, bir tema var. “korku”. “Korkan adam insanlığın yüz karasıdır” diyor Ferhat Hoca. Tamam korkmayalım, korkmayalım da “Abdi gitti Hamza geldi, çıkar yol yok mu?” Diyem Memed’e cevap veren olmuyor.
3 ve 4 numaralı kitapları biraz bekletmeyi düşünüyorum. Otuz küsür yılda yazılan bu harika eseri, bir anda okuyup bitirmek ve Memed ile yollarımı kısa sürede ayırmak istemiyorum. Memed gitti bakalım, gitti ormanlara karıştı. İmi timi belli olmadı. Umarım tekrar karşılaşırız.
Eser diline, özelliklerine ve Yaşar Kemal’e dair bir eleştirim söz konusu olamaz. Haddim değil.
İnce Memed 2Yaşar Kemal · Yapı Kredi Yayınları · 202029,5bin okunma